ekşi sözlük kapatılsın – dertli sözlük
bugünlerde twitterda çok populer bir tag. retweet edilip duruluyor, ve trend topic listesinde sürekli var. (*)

bir grup var, hemen provokasyona gelen, hemen kapatılsın, asılsın, kesilsin, sürülsün diyen. bu tarz olaylarda hemen gündeme çıkıyorlar, her iki kesimde de bu var. şimdi durum şu hal aldı, islamcılar kapatılsın diyor, diğer kesim ise, biz sizin hocaefendinize karışıyor muyuz, siz de bizimkilere karışmayın diyerek ekşi sözluğe dokunma diyor. iki taraflı komik hal aldı gerçekten. bu tarz gruplaşma ve zıtlaşmalar, gerçekten akıl eden bir mümin için rahatsız edici. zira ortada bir yanlış var ise, çözüm bu olmamalı. sınırlar belirlemeli ve bu sınırlar çerçevesinde eleştiriler gerekirse, yaptırımlar uygulanmalı. toplumu provoke edici söylemlerden kaçınmalı. özellikle sanalın tehlikesinin boyutunun farkına varmalıyız, aynı sanalda, insanlar yeriliyor, hakaret ediliyor, hakkına giriliyor, yanlış ithamlara maruz bırakılıyor. daha sakin ve dikkatli hareket edilmeli.
milletçek fazla romantiğiz, fevri davranmayı seviyoruz. as, kes, yok et, kapat naralarından dehşet bir haz alıyoruz. neyi neden söylediğimizi, niçin böyle bir talepte bulunduğumuzu bilmeden söylüyoruz işte

ama merak etmeyin iki güne geçer herkes normale döner. eğer mevzu tt oldu ise görevi başarı ile tamamlanmış sayıp huzura eriyoruz.
(#386626) bu yalnızca türkiye'ye özgü bir durum değil, dünyanın her yerinde durum bu neredeyse. gündem çabuk değişiyor diye, gündemde var olan bir yanlışın üstüne gidilmesi boş bir gayret olarak addolunması bence hatalı diyorum.
eğer bu konu gündemken bir şeyler yaparsan daha etkili yaparsın da diyorum aynı zamanda.

(#386628) o zaman sizi de savcılıkta görmek isteriz; lakin eleştiriniz de, eleştirdiğiniz konuyla aynı.
sanal devrimcilerin üzerine aşırı gittiği konu zira, ben sanal üzerinde devrim yapanları, sahalarda görmek isterim.
saygılar efendim. hiç bir şekilde "kapatılsın"ı veya "kapatılmasın"ı savunmuyorum ben olacakları izleme taraftarıyım sonuçta ortada yaptıkları bir yanlış var, kendileri inanmasa bile inanan insanların inandığı peygamberlerine hakaret etmeleri elbette yanlış ve tasvip etmediğim bir şey, ne yazık ki peygamber efendimize zaman zaman edilen hakaretler gündeme geliyor. bahsini ettiğim konu şu ki çok çabuk gündem değişiyor ve çok çabuk unutuluyor, trend topic de burada devreye giriyor. şu güne kadar geçtiğimiz yıllarda peygamber efendimiz hakkında çizilen çirkin karikatürlerin hakkında kim konuşuyordu? unutuldu gitti, yeniden benzeri bir olay çıktı ve konuşulmaya başladı. ayrıca elbette trende uymak için yazmayanlar, meydana gelen olayları unutmayanlar, iyi yönde kullananlar da var onları sözlerime dahil etmiyorum.
mevzuyu başlatan kişilerin amacı konunun trend topic olması değil bunu ıskalıyorsunuz... milletimiz hakkında yaptığınız "özellik" çerçeveli yorumlar doğru; ama bunu olumsuz olarak göstermeniz de yanlış bence.
evet bu özellikler kötüye kullanılabilir; ama böylesi durumlarda iyi yönde de kullanılabiliyormuşu görüyorsunuz.
geçmişte de bunun bir çok örneği var.

mevzuya gelirsek... bu konuyu eleştiren arkadaşların ekşi sözlüğün yaptığı hakaretleri tasvip ettiği gibi bir düşünceye sahip değilim; ama bu tavırları o düşünceye hizmet ediyor burası açık.
"kapatılsın" söylemi salt manada karşı tarafın kapanmasını sağlamıyor. o söylem ses getirsin diye söylenmiş; bu konuda hemfikiriz zaten.
bu söylem de tutmuş ve konu yargıya da taşınmıştır hem de yüzlerce kişi tarafından.

şahsi fikrim şu ki: bu konuyu açanlardan duacıyım. müthiş rahatsızdım o ortamdan ve böylesi ortamlara çekidüzen verilmesi için bu olayın bir milat olacağı düşüncesindeyim.
kapatmaya çok meraklı bir milletimiz var. ak parti kapatılsın diye bir gündem vardı bir aralar(*), şimdi kim lafını ediyor? bu mevzu da trend topic den düştüğü vakit unutulduğu vakittir. insanlar makineleşiyor adeta, programlanmış gibi, trend topic olan bir konu hakkında yazsınlar, değişince o unutulsun yenisi hakkında yazılsın şeklinde programlanmış insanlar çok, çabuk gaza gelip çabuk sönenler de çoğunlukta ülkemizde ve iyi bir şey değil bu. tamam belki bir takım şeylere takılıp kalmamak lazım ama bu kadar çabuk da gündemi değiştirip insanların kafası iki günde bir farklı şeylerle doldurulması düşünülesi bir durum, ne oluyoruz biz sanal insan mı? insan bireysel olarak oturup bunu düşünmeli kanaatindeyim zira klavye başında kolay kahraman olunuyor.
bir yanlış yapılır, birileri doğru olduğunu savunurken birileri yanlışınız var der. iki tarafta çekişme başlar. bir sonuca ulaşılmasa bile çekişme devam eder. asıl mesele sonuca ulaşıldığında neler olacağıdır ama bunu kimse görmediğinden uzar gider. ben iki taraftan herhangi birinde olmayıp çekişmemekten yanayım, sadece çekişenlerin ne için çekiştikleri ve neden çekiştiklerini, sonra neden unutup gittiklerini sorguluyorum, sorgulamam yanlış bulunuyor ya da doğru bulunuyor bilemiyorum. ayrıca eleştirilerin devrimle karıştırılmaması gerekir, sadece eleştiri yapan da var eleşririp devrim yapmaya çalışan da, sayın lacivertin eleştirisi devrim yapma çabası dahilinde gözükmüyor sahada gözükmesi gereken başkaları var bana kalırsa. (*)
-müslümanın kötüye ve kötülüğe karşı alacağı tavır bellidir. nehyetmek. yapabiliyorsa eliyle, olmazsa diliyle o da olmadı buğz ederek.
nehyetmek nedir?
nehiy; bir kötülüğe mani olmak, insanları kötülükten alıkoymak anlamına gelir. bu bağlamda nehiy, yasaklamak yada kapatmak değil, paradigmayı ve algıyı değiştirmektir. yani ifadenin özgür olduğunu fakat hakaretin demokraside yerinin olmadığını öğrenmek, öğretmek gerekiyor. bu zihniyeti ortaya çıkaran bütün sebepleri islah etmek.

-batıl ikiyüzlüdür. ifade ve düşünce özgürlüğü adı altında başka bir düşünceye hakaret eder. düşünce özgürlüğü adı altında başka bir düşüncenin yasaklanması ister.
-hakaret ve münakaşa hiçbir şekilde kabul edilemez, tasvip edilemez, hoş görülemez.
-akıllı olmak lazım, gaza gelmemek lazım. bir kaç günlük tt ile ya da boş meydanlarda haykırarak vicdan rahatlatmak en büyün vicdansızlıktır.

ekşi sözlük:
bu yazılanları hoş görmemiz ve bunlara hoş görüyle yaklaşmamız hiçbir şekilde söz konusu olamaz. ayrıca aklı ve vicdanı sağlam her bireyin de karşı çıkacağı yazılar.
ekşi sözlük hatırı sayılır miktarda reklam geliri olan bir site. yani bir ticari müeessese. anlatabildim mi? (*)
sitenin kapatılması da mümkün değil. hem kapatılmasın da. pislik, dünya var olduğu günden bu yana var, yok edilmiyor da. o halde bırakalım kendi yuvalarında devinsinler.
zaten pislik hakkında yapılacak en makul hareket de budur. pisliği kendi dünyasında pisliğiyle başbaşa bırakmak.

son olarak; bu tartışmaların 21 kasım 2011'da başlaması yani internette filtre uygulamasından bir gün önce başlaması çok manidar.

(bkz:22 kasım 2011)

-
(*)
(*)
yaptırım uygulanmasın demiyorum, yaptırım uygulansın, uygulanmalı da. ama kapatmak şeklindeki bir yaptırımın işe yaramayacağını kanaatindeyim. yazılanlar ile ilgili suç duyurusu olur, reklamlar kesilir. bunun üzerine zaten sözlük yönetimi yazılanları silecektir, müsade etmeyecektir.
demokratik bakış açısı, hoşgörü, ılımlı tavır söylemlerini bir kenara bırakıp allah'ın kesin söylemine kulak kesiliyorum;
"onlar, boş söz işittikleri zaman ondan yüz çevirirler ve: bizim işlerimiz bize, sizin işleriniz size. size selam olsun. biz kendini bilmezleri (arkadaş edinmek) istemeyiz, derler. (*)"
"şimdilik sen onlardan yüz çevir ve size selam olsun de. yakında bilecekler! buyurdu. (*)"
bu yüzden onlara "selam olsun", ne halt yerlerse yesinler. allah nurunu tamamlayacaktır.