ramazan ayı gelince insanlarda gözle görülür bir değişim oluyor. en inançsızı bile oruca, oruçluya saygılı oluyor. bu güzel bir şey elbette. ama şöyle de bir tarafı var ki bir kısım ibadeti sadece oructan ibaret sanıyor. orucu güzelce tutuyor ama vakit namazlarını kılmıyor. sahurda ezan okunurken yemeyi içmeyi kesiyor ama ezanın ona ne dediğinden bihaber.
orucun yılın bir ayında namazınsa hergününde farz kılınmış olması insanlar için bir sebep olabilir her ne kadar garipte olsa,orucun sonu var gözüküyor, ama diğeri..
namaz kılmadığını nereden biliyorsunuz sorusunu aklıma getirten başlıktır.
iki farzdan birini eda ederken diğerini yapmıyordur. tıpkı namazı ve orucu eda ettiği halde yalan söyleyen kişi gibi, tıpkı namazı ve orucu eda edip, zekatı ihmal eden kişi gibi. yani bütün farzları hakkyla eda edebilen kişi sayısı bir elin parmağını geçmeyeceği için; kimse çıkıp buna, sen namaz kılmıyorsun madem oruç tutma diyemez. güzel bir uslupla namazı tavsiye edersiniz, güzel olur.
namaz kılmayıp oruç tutuyorsa o kişi boş değildir.müslüman olarak birbirimizden sorumlu olduğumuz için o kişiyi namaza davet etmeli,namaz davetinde peşini bırakmamak gerekli...
ayıplanmaması gereken kişidir. bu mübarek ayda, meydanlarda hapur hupur yiyip içenlerin yanında pek bi mübarektirler.
durum yine olaya nereden baktığınızla ilgili.
durum yine olaya nereden baktığınızla ilgili.
namazın önemini kavramamış, tuttuğu oruç da aç kalmaktan başka birşey ifade etmeyen müslümandır.
"i̇nanan kullarıma söyle, namazı kılsınlar; alışveriş ve dostluğun olmayacağı günün gelmesinden önce, kendilerine verdiğimiz rızıktan açık ve gizli sarfetsinler."(i̇brahim 31)
"muhakkak namaz, insan ile küfür ve şirk arasında bir perdedir. namazı terketmek bu perdeyi kaldırmaktır." ( müslim, i̇man)
"onlarla bizim aramızda alamet-i farika namazdır. binaenaleyh namazı terkeden kafirlere benzemiştir." ( tirmizi, 2623; nesai, 1/231: i̇bn mace, 1079 )
ayet ve hadislerdende görüldüğü üzere namaz kılmak çok önemlidir. hadislerden de anlaşıldığı üzere kafirle müslüman arasındaki alamet-i farika nitelendirilmektedir.
"i̇nanan kullarıma söyle, namazı kılsınlar; alışveriş ve dostluğun olmayacağı günün gelmesinden önce, kendilerine verdiğimiz rızıktan açık ve gizli sarfetsinler."(i̇brahim 31)
"muhakkak namaz, insan ile küfür ve şirk arasında bir perdedir. namazı terketmek bu perdeyi kaldırmaktır." ( müslim, i̇man)
"onlarla bizim aramızda alamet-i farika namazdır. binaenaleyh namazı terkeden kafirlere benzemiştir." ( tirmizi, 2623; nesai, 1/231: i̇bn mace, 1079 )
ayet ve hadislerdende görüldüğü üzere namaz kılmak çok önemlidir. hadislerden de anlaşıldığı üzere kafirle müslüman arasındaki alamet-i farika nitelendirilmektedir.
(bkz:tek kanatla uçulmaz).
(bkz:benim kalbim temiz)
