bana mı sordunuz – dertli sözlük
ifade tam olarak şu şekilde: "günün başbakanına mı sordunuz?" ileri derecede tevazu içeriyor...
gazze'yi, mursi'yi ve suriye halkını savundugu icin dış politikada ağır bedeller ödeyen, birçok ülkeyle düşman olan bir lidere bülent yıldırım 'israille örtünen çıplak kalır' diyerek hakaret edebiliyorsa, cumhurbaskanın da bu hakarete bu şekilde sitem etmesi gayet doğal.
bu söz siyasi açıdan büyük bir hata ve yeni bir dönemin başlangıcı olmuştur. i̇hh'nın tepki vereceği belliydi ve gayet tabii idi. o zaman gemi yola çıkacağı zaman izin verilmeseydi. herkese had bildirmek, her söze cevap vermek gibi bir zaruretin olmadığını düşünüyorum. ülkenin hemen her kesimi dış politikadaki yumuşama hamlelerinden memnundu zaten.
ortada bir sitem yok; dün dediğini bugün inkar etme var; sırt dönmek var. hesabın bir kişiyse git onunla gör hesabını; yok kurumlaysa git kurumla gör hesabını! yaşanmış ve tarihte yerini almış bir olay üzerinden birçok açıklama yapıp onu önce parlat, sonra da edep ve adap dışı olarak tanımla. bu ne perhiz ne lahana turşusu?sitemmiş... peh!
"yardım götürmek için dönemin başbakana mı sordunuz?" demiştir cumhurbaşkanımız. gayet de haklıdır. 31 mayıs 2010 da saldırı düzenlenen mavi marmara gemisi konu edilmektedir. nasıl mavi marmaranın arkasında cumhurbaşkanımız durduysa, şimdide bülent yıldırımın müslüman kardeşiyle birlikte adım atması gerekmektedir. ki müslüman elinden ve dilinden emin olduğun kimsedir. recep tayyip erdoğanın da elinden ve dilinden eminiz. herkes bakmak istediği yerden bakıyor olaylara. erdoğan "mavi marmaranın hakkına halel getirmeyiz" de demiştir. fakat nedense müslümanlar birbirine güvenmiyor.erdoğan hiçbir işi kafasına göre yapmıyor. devlet yönetiliyor şaka değil.israille anlaşma yapılırken filistinli kardeşlerimizle görüşülmüştür. yani mahmud abbas ve halid meşal ile. hamas lideri anlaşmayı olumlu karşılayıp teşekkür ederken bülent yıldırımın derdinin ne olduğunu sorabilir miyim?ihh kendi içinde devletleşme sürecine giriyor. bir yardım yapıldığı zaman "ben yaptım" demeyi çok seviyor.halbüki mülk allah'ındır. neyi kime veriyorsun ki sen? ne sana ait herşey allah'ın. ihh gövde gösterisi yapmayı çok seviyor.erdoğanın şu an yaptığı hamleler, yıllar önce sultan ikinci abdülhamid'in yapmak için uğraştığı hamlelerdir. ikinci abdülhamit'in yanlız kaldığı gibi erdoğan da mı yanlız kalsın? filistin çığlığı hiçbir zaman duyulmasın. ayrıca filistin öncelikle bir insanlık meselesidir. vicdan meselesidir.
yazık. tren raydan çıkıyor benden demesi. mavi marmara üzerinden şehit kanlarıyla siyaset yapan sen degilmiydin diye sorarlar.yaptigi cok buyuk bir hatadir . bircok kimseyi kırmıştır.
(*) ona rağmen davayı açıkyüreklilikle savunmuş, müdafasını yapmış, cumhurbaşkanımızın sözü.bu soru erdoğan'ın filistin ile mavi marmara ile ilgili samimiyetine olan güvenle ilgili olumsuz bir algıya sebep olmadı.
aslında sorduğunuz kişinin zihniyetine göre şekillenen bir sonuç doğurur. yani siz ona sordunuz diyelim, aradan zaman geçti ve şartlar değiştiyse bu defa da "bana niye sordunuz?" der.