fas krallığı – dertli sözlük
başkenti rabat olan kuzey afrika'da bulunan ülke.resmi dili arapça olmasına rağmen fransızca, ispanyolca, berberice gibi dillerin kullanımı yaygındır. lisans eğitimi için katar, kuveyt, ürdün dururken belki ispanya'ya geçerim düşüncesiyle tercih ettiğim sonrasında vize sorunu aklıma gelip bana pişmanlıklar yaşatan ülke. uzun bir süre bu başlığı gezi notlarım formatında kullanacağım için şimdiden özür dilerim sözlük. facebook hesabım yok ki paylaşayım ahahah.
yıllardır aynı hanedanlık tarafından yönetilen ispanyanın alttarafında mağrip olarak nitelenen yerde bulunan krallık. dini olarak da bir çok tarikate ev sahipliği yapmış. ömer muhtar gibi isimleri bünyesinde barındıran batılı işgalcilere karşı yıllarca mücadele veren tarikatlar bu bölgeden çıkmış. osmanlının son dönemlerinde osmanlıya bağlanmak için çok çabalasalar da bu mümkün olmamış ve nihayetinde batı baskısı altında ezilmiş bir devlet.
yarın yola çıkacağım ülke. burası hep gezi notu dolacak haberiniz ola* ilk kez ailemden bu kadar uzakta ve bu kadar uzun süre kalacağım. altı kişiyiz. henüz yüz yüze bile tanışmadık. inşaallah sorunsuz bir dönem olur. heyecanlıyım sözlük. neler umuyordum neler oluyor...
her şeyiyle çok ama çok beğendiğim ülke. i̇nsanları türkleri çok seviyor. ellerinden geldiğince yardim etmeye çalışıyorlar. türk olduğumuzu söylediğimizde yüzlerde kocaman gülümsemeler merhabenler... naneli çayı, hoşsohbet insanları, geceleri işlek caddeleri, üç gün tatili ile fasa hoş geldiiiiim!
birinci haftamı doldurmak üzere olduğum ülke. şimdiden bana neler kattı neler... yanımda tek bir kitap getirmeye karar vermiştim o da risale-i nur külliyatından olacaktı. lâkin yük hakkım az olduğu için getiremedim. uygulama üzerinden okumaya karar verdim. evde arapçasından okuyan bir arkadaşımla arapça okuyup çevirmeye başladık. ne niyet etmiştim ne oldu... hamdolsun!öğrenci evinde kalmayı istediğimi yazmıştım daha önce. şuan bir öğrenci evinde kalıyorum ve bana sorumluluk bilinci kazandırıyor. koltuk siliyorum, yemek hazırlıyorum "dersim var anne yaaaa" diye sıyrılmak yok. paşa paşa ekmek almaya, çöp dökmeye gidiyorum. nazlanacağım kimse yok. arapçamızı geliştirmek için evde arapça konuşuyoruz, günlük haber izliyoruz, arap arkadaş ediniyoruz. bunların hepsi çok güzel şeyler... tek kötü olan fakülteden tam istifade edemiyoruz. çünkü arapçamız anlamak için pek yeterli değil. bu beni çok zorluyor. eve geldiğimde neredeyse bayılacak gibi hissediyorum. ama zahmet ile rahmet arasındaki tek nokta farkının şuurundayım...
yirmi günü devirdiğim ülke. sanki yirmi yıldır burada yaşıyorum. o kadar uzun geldi ki... bunu olumsuz manada söylemiyorum. çok yoğun geçiyor ve şimdiden bir sürü şey yaşadık. ve aşırı derecede türkiye hasreti sardı hepimizi. aramızda dönmek isteyenler oldu. türk görmek istiyoruz, türk yemekleri yemek istiyoruz. bugün kendimizi ödüllendirdik türk lokantasına gittik. kapıdan içeri girişimle abi ne var abiii diye sanki annemin evine gelmişim gibi çalışanlara yalvarışım ve ne bulduysam yemem... yemek gelmeden önce gözlerim doldu. buraya geldiğimizden beri ilk kez doğru düzgün et yiyoruz, türklerle konuşuyoruz... hasan tower'ın önünde biri türkçe konuştu. peşinden gittim. türk müsün dedim hollanda'dan gezmek için gelmiş bir türk çocuğu. kuran kursunda mı okuyorsunuz niye buradasınız dedi. normalde görsem selâm vermezdim epey anlattım her şeyi. onu gördüğümüz için mutlu olduğumuzu belirttim. yolda küçük bir çocuk beş dirheme gül satmaya çalıştı. annesinin kalp hastası olduğunu söyledi. elini kalbine götürerek anlatırken yanağından öpüverdim. annemle konuşmaktan daha tatlı bir şey yoktu şu günlerde ve bir çocuk annesi için gül satıyordu işte. velhasıl duygusal takıldığımız döneme gelmiş bulunuyoruz sevgili sözlük.
çok faslı arkadaşım var ama gitmek nasip olmadı. vakti zamanında ispanyol ve fransız sömürgelerinden sonra her iki dili de kapmış bir ülke.
hemen hemen bütün şehirleri gezilmiş, kültürüne alışılmış ve kabak tadı vermeye başlamıştır. son günlerimi türkiye'den gelecek bir kargoyu bekleyerek geçirdim ve o da bir türlü gelmiyor. dönsem ve ailemle hasret gidersem, yeğenlerimle oynasam, düğünümü derneğimi kursam artık...
parayı basıp erkenden dönmeye niyet ettiğim ülke. cânıma yetti bu hasret. dönüyorum sözlük. her şey çok güzeldi ama ölürüüüm türkiyem. hahahaha!
ispanya'dan sonra portekiz'i de eleyen, iki devlet de eski endulus topraklari olur, ve dunya kupasinda yari finale cikan ulke. araplarin ve bugun itibariyle de benim favori takimimiz :) fransa karsisinda basarilar.