al-i imran suresi 159. ayet – dertli sözlük
''sen (o zaman), sırf allah'ın rahmetiyle onlara karşı yumuşak davrandın. eğer kaba, katı yürekli olsaydın, onlar senin etrafından dağılıp giderlerdi. artık onları sen bağışla, onlar için allah'dan mağfiret dile. (yapacağın) işlerde onlara da danış, bir kere de azmettin mi, artık allah'a dayan. muhakkak ki allah kendine dayanıp güvenenleri sever.''

bütün işlerimizde, birlikteliklerimizde rehber edinmemiz gereken ayettir. (bütün işlerin ve birlikteliklerin sonu yok, en az iki kişi olduğumuz bütün resmi-gayri resmi birliktelikleri kapsar. aile, okul, iş arkadaş, ev, sözlük vs)
öyle ki ayette rabbimiz iletişimin esaslarını -istişareden usluba, insanlara nasıl davranmamız gerektiğini- bizlere en güzel örnek peygamber efendimiz üzerinden anlatmış.
ayeti iyi anlamamız gerekir.

bundan sonrası, devam ettiğim bir tefsir dersinde aldığım notlardır.

yumuşak davranmak, kırıcı olmamak allah'ın rahmetindendir, bu demektir ki; yumuşak huylu olmak çok üstün bir meziyettir..
bir insanın merhametine dokunduğun an, demir bile olsa o kişiyi şekillendirebilirsin. (tarihte örneği çok)
sertlikten hiçbir şey çıkmaz.
merhamet sahibi ve yumuşak huylu olup bağışlama özelliğimizi kullanacağız. ayetteki üçüncü cümle bu hakikatten bahsetmiş. kimseyi yanlışından dolayı dışlamamak lazım, bağışlayıcı olmakta fayda var. bir insanın başka bir insana dua edebilmesi, merhametli ve bağışlayıcı olmasından ileri gelir.
bir insanı dışladığımız zaman onu manen öldürdük demektir. (ki bunu islam adına yaptığımız zaman, yaptığımız şey ne kadar korkunç olur?)
ayette bahsedilen şu; affet. dua et. ve o kardeşi sosyal toplumun dokusunda tutmaya çalış. (yapılacak işlerde onlara danış, yani diyalog içinde bulun, istişare et, mesafe koyma) bu üç merhaleyi bir arada yapabiliyorsa kişi, o insan merhametin meyvesini yiyor demektir.
ayette 'bir kere azmetin mi, artık allah'a dayan' buyuruyor. yani önceki cümlelerde tavsiye edilen güzel bir toplum ancak azimli, iradeli insanların omuzlarında yükselir.
peygamberimize bile allah, işler konusunda ümmetinle istişare et demiş, her işimizde istişare etmek lazım.
kim ne derse desin, kim ne konuşursa konuşsun, can kulağı ile dinlemekte fayda var.

(bkz:yumuşak huylu olmak)
(bkz:istişare)
(bkz:küfürlü konuşmak)
(bkz:allah rızası için küfretmek)(*)
(bkz:yanlışa düşen insanı dışlamak)
(bkz:üslupta yumuşak tavırda net olmak)
(bkz:günahı değil günahkarı kınamak)