asgari ücrete 22 tl zam allahsızcadır – dertli sözlük
fatih tezcan'ın asgari ücrete yapılan zamma dair eleştirilerini kaleme aldığı köşe yazısı. internet aleminden silinmiş(*), vakti zamanında bir arkadaş mail olarak atmış, oradan buldum.kişilerin geldikleri/gelebilecekleri noktaların tespiti için çok güzel bir yazı.asgari ücret`e 22 lira zam allah`sızcadır!yetişkinler için uygulanan asgari ücret gelecek ay 22 lira artacak.rakamı okuduğumda acaba 220 idi de bir hata mı var diye kaynağa baktım: aa!anadolu ajansı!bir yetişkin`in bir aylık tam mesaisine bir yeşil banknot ve iki demir lira zam yapılmış!hayır, şaka değil ve bir laf oyunu da yok!`yetişkinler için` derken `18 yaş üstü çalışan`a veya `24`den sonraki herhangi bir mesai`ye demek istemiyor devlet!bildiğiniz, normal bir çalışana verilen aylık net ücret 576,57 liraymış!şimdi bu zamla 599,12 olmuş!yani senede bir defa gelen zam, gün başına 75 kuruş olarak takdir edildi!heeee…demek neymiş?dış politika çizgisini veya halkın sosyolojik çimentosunu doğru teşhisini görece tasvib ettiğimiz iktidar, mevzu `duygusallaşınca` bir anda daha doğrusu bir zamda vicdansızlaşabiliyormuş!karun`laşabiliyormuş!vicdansızlığı o derece kör gözüm barnaağına ketumlaştırabiliyormuş ki,`fakire 22 lira zam` ile ispat ve izhar ettiğine göre allah`sızlaşabiliyormuş!allah, eşitlik isteyen, merhametli bir din indirmemiş gibi yapabiliyormuş!…`para` ve `kadın` turnusol kağıdıdır…hatta daha da açık söyliyeyim:başta oto-kontrolüm olmak üzere, bir insanın kalitesini anlamak için `para`ya ve `karı`ya nasıl hükmettiğine bakarım…karı`ya yani eşine, kız kardeşine, kızına ve hanımlara karşı olan tavrı, aciz mi aziz mi olduğunu açıklar…para`ya yani mala, mülke, metaya, eşyaya, altına, dövize, borsaya, faize, eve, mevduata, birikime verdiği önem, bunlara yüklediği anlamlar da ne derece sağlıklı bir dünya görüşü olduğunu açık eder!dünya görüşüne göre din görüşünü, din görüşüne göre aklını ve imanını ölçebilirsiniz aslında!`karı siyaseti` şahsi veya `yakın dairede içtimai` bir konudur ama para siyaseti, hele de mevzu asgari ücret gibi milyonları alakadar eden kamusal bir mevzu ise kaliteli ve kritik bir turnusol kağıdıdır.…i̇şte tam bu bağlamda, `referansı i̇slam olduğu` iddiasında bir kişiliğin yönetimindeki iktidara sual ediyorum:bu zamları düzenlerken nasıl bir allah`sızlık üzere olduğunuzu, bu kararları nasıl bir vidansızlık ile aldığınızı fark ediyor musunuz?sen kimsin de allah`sızlıkla itham ediyorsunuz demeyeceksiniz!samimiyetimizde zerre katık olmadığına inanacak ve `allah`ın bir kulu bizi uyarıyor!` mutevazılığında düşüneceksiniz!bu eleştirileri duymak istemiyorsanız, allah varmış gibi -ki bizce öyle!- karar alacaksınız!`vicdansızlık` kavramı allah`sızlığın yumuşatılmış formudur!ben 22 liralık zamla iktisatta gayet sert bir sömürü siyaseti izlediğini izhar eden hükümete aynı dille cevab dönüyorum, hepsi bu!ha, denilebilir ki, bir asırdır hortumlanan ülkede, ancak bu kadar ödenek bulduk!hah!tamam işte!tam da o konuyu halletmek üzere oradasınız zaten!göreviniz, hortumları milletin cebine doğru çevirmekti!hayırdır?hortumlar nerede?ben erdoğan`ın, şahsi menfaat hesapları içinde, kendine ve akrabalarına, eşine, dostuna, oğluna illegal-haram akarlşar bağladığına asla inanmadım ve bunu hiç dile de getirmedim!kanıt istedim, geldi ama asla şahsının iktisadi illegalite üzere olduğu teyid edilemedi, ispatlanamadı!o zaman bu ne ?madem samimiyse, daha ekonomi bakanı kendisine 22 lira`lık zam haberini verdiği an, `dur bakalım orada! sen n`apıyosun bakanım?` demesi gerekmez miydi?`one minute` yalnız uluslararası arenada mı geçerlidir?siz dış politikanızı içeride tam anlamıyla onaylatmak istiyorsanız, insanların içlerine en azından şöyle bir su serpecek `one hundert` çıkışlarınız olmalı değil mi?“bu sene asgari ücrete yüz lira ama önümüzdeki sene daha da fazla zam” deseniz ve “biz asla kaynağını bulamadığımız zammı yapmayacağız, genel politikalarımızla uyumlu gideceğiz” sözünüze bağlı kalarak kaynak bulma noktasında creatif çözümlemelerinizi bir kere daha gösterseniz olmaz mıydı?olumsuz bir cevaba kesinlikle inanmayacağız!yapışın tüsi̇ad`a!“hemşehrim, evet, bu ücretlendirmeyi sizin gönlünüze ve hatta baskılarınıza göre yani sigorta net-brüt mevzularına göre belirliyoruz ama bu seneden sonra bitmiştir! artırıyoruz!” deyin!neden bu olmadı?çünkü tüsiad`ın pkk ve i̇srail konusundaki desteğine ihtiyaç vardı.bu sene de bahane bu oldu!i̇şte tam da değindiğim konu bu!bu tam da sünepece ve gelenekselce bir yaklaşım!“olsa dükkan senin de reel-politik işte…mevzuat mevzuat…”siz böyle demeyesiniz diye i̇slam gelmişti!bu bahanaleri getiremeyesiniz diye uyarıldınız!namazınız, bu özürleri dilemekle yetinmeyen bir dik duruş üzere olmanız içindir!türk-i̇ş, 2010 için tespit edilen asgari ücretin, “güvenilir, objektif ve bilimsel verilerden uzak bir şekilde belirlendiğini“ öne sürmüş, “yetersiz, insanca bir yaşama düzeyi sağlamaktan uzak olduğunu“ savunmuştu.tek soru:bırakın türk-i̇ş`i, fatih tezcan`ı, koca i̇hsan eliaçık`ları siz!peygamber aleyhisselam hazreti muhammed gelse!farz-ı misal!…şu durumu görse…sorsa ve dese ki!ya tayyib!bu zamma gönlün razı mıdır?ne cevap vereceksiniz?yanında da eba zer dursa!1400 senelik o meşhur sözünü tekrar etse!“bu zammın açıklandığını duyup elinde sopa sokaklara, eylemlere çıkmayanların aklına şaşarım” dese,hazreti muhammed`e biat etmiş, müslüman olmuş, onunla elele güneşin secde etmesini seyretmiş, peygamberin ağzından envai methiyeler almış sahabeyi terörle mücadele ekipleri`ne mi aldıracaktınız!asayiş masası`nda mı sorgulatacaktınız!bu sorularla ve misallerle realitelerin, `yapay de facto`ların alakasının olmadığını söylemek fikirsel laikliktir!“elimizden bu kadar geliyor” demek başkalarına ait bir voleybol pası olmalıdır…müslüman kimliği olan bir kişi, kurum, örgüt veya cemaat, ayda 600 lira etmeyen, günde 20 liraya tekabul etmeyen bir rakamla bir insanı sömüremez!bu küfrdür!tekfir etmiyorum ama şunu söylüyorum: size emanet edilen insanların, hayatlarının üstüne kapitalist ve hayvanca örtüler atmaktır bu!eğer ekonomik anlamda çok realist ve radikal dönüşler yapmazsanız“ben böyle hayatın ta anasını avradını” dedirtilen kalabalıkların günahına,“bunlar mı müslüman? ayda 22 lira zam he! 600 lira maaşla hayat he! bırak bunların dininden bir şey çıkmaz insanlığa ya! bırak be!” tümevarımlarının sonuçlarına katlanacaksınız!yo yo!sadece erdoğan hükümeti`nden bahsetmiyorum!gün gelir ve eğer numan kutulmuş iktidar olur, benzer bakış açısıyla bahane üretme, oylarına güvenme hatasına düşerse aynı hitaplarla ona sesleneceğiz!kim olursa olsun bu böyledir!blmeyen varsa söyliyelim: ebuzer`in muaviye`yi nasıl eleştirdiğini ve rezil ettiğini bilen bir nesil yetişiyor!vallahi hazreti ebubekir veya ali de olsa ve onlar da bir kiraya yetmeyen maaşla insanı hayatın içine sürüklese ben aynısını söyleyecektim:bu vicdansızlıktır!üst üste yapmaya alıştığınız için artık allah`sızlıktır!yo, sadece hükümet veya ekonomi bakanları mı sorumlu ve suçlu sanki?onun cevabını da tek cümleyle receb i̇hsan eliaçık veriyor:asgari ücretle işçi çalıştıran bir müslüman boşuna namaz kılıyor!o röportajın linki için buraya tıklayabilirsiniz ama tavsiyem,özellikle de başbakan recep tayyip erdoğan`a tavsiyem, adaşını, i̇deolog-yazar recep i̇hsan eliaçık`ı çok daha fazla ve dikkatli okumasıdır.prof.dr. hayri kırbaşoğlu`nun sözlerine dikkat etmesidir…bu yükselen ekol`ü, üstü 14 asırlık çamurlarla örtülen bu som altın nasihatleri sakın ha sakın görmezden gelmeyiniz!başbakan tayyib erdoğan`ın, yönetimi altındaki bakanların ve hükümetinin, allah`ın yarattığı insanlara, allah yokmuş gibi umarsızca ve insanlık dışı zamlar ve maaşlar vermesineengel olmak için, çakma din anlayışı`nın asırlardır forselediği `dinin paraya ve çalışana bakışı` konusunu gözden ve makamı itibariyle elden geçirmesi, tüm şahsî ve resmî ödevlerinden önce gelmektedir.bu konuda eğer bir atalet sahibi olacaksa, zamanında peygamberi dahi eleştirebilen i̇slam ümmeti`nin çocukları, peygamber aşığı ama eli sopalı çağdaş ebu zer gıffarîler, ebu zerr türkîler ve ebu zerr kürdîler, kendisini bu tembellikten uyandırabilirler!…benden söylemesi…