iman kardeşliği – dertli sözlük
arap toplumunda yaygın olan kabilecilik, -haklı olsun olmasın- kendi kabilesinden olanları korumayı gerektiren bir olguydu. bu sebeple güçlü kabilelere mensup olanlar kendilerinde haksızlık yapma hakkı dahi görebiliyorlardı. ki hılful fudul'un kurulmasının bir amacı da kabilecilik algısından çıkan haksızlıkları engellemektir.

vahiy sürecinin başlaması itibariyle sadece peygamberin bağlı bulunduğu haşimoğulları'ndan değil, bir çok kabileden islam'ı kabul eden kişiler çıktı. hatta kabilesi bulunmayan, toplumda köle sınıfına dahil olanlardan da islam'ı seçenler mevcut idi.
gelen vahiy daha ilk ayetlerde arapların "rabb" anlayışına bir karşı çıkışla başlayınca, bir karşı tepki olarak toplumun özellikle önde gelenleri tarafından baskılar başladı. bu baskılar ise ilk etapta kabilesi güçlü olanlardan ziyade, kabilesizlere veya kabilesi güçsüzlere dönük olarak başladı.

tam da bu noktada islam kabilecilik mantığına müthiş bir darbe vurdu ve sadece bu dünyada sürmeyecek olan bir bağ inşa etti: "(b: iman kardeşliği)".
öyle ki bu kardeşlik köle olanla zengin olanı eşitlediği gibi, yaşanan bütün zorluklara beraber göğüs germeyi de gerektiren bir kardeşlik oldu.
öyle bir kardeşlik ki dünyanın bir ucundaki bilmediğiniz görmediğiniz bir kardeşinize sevinç isabet etse siz de sevinirsiniz, bir kötülük dokunsa siz de üzülürsünüz.
evvela itikadda bir olan ile kardeşliği ifade eder.
mesela haram olduğu tebarüz etmiş bir şeye helal derse bir adam, müslümanda olsa iman kardeşim olmadığı gibi hatta kardeşlikte hissetmeyiz.

evet. usul-üddin de vardır ki : "ameli bozuk imamın arkasına durulur, itikadı bozuk olanın arkasına durulmaz"

innemel müminune ihvatun demesi; innemel "muslimune" ihvatun dememesi bu ince farkın delilidir.

müslümanım diyeni tekfir etmeyiz (ehl-i sünnet olarak). ama harama helal diyenin itikadı bozuktur der hükmünü merdud, imametini batıl sayarız. çabuk ıslah edilmezse manevi kafir olur, devamında hakiki küfre düşer. hüküm allahındır.

zaten cehl-i zail olan harama helal, helale haram dese kafir olur. (bir kaide-i usuliddin'dir.)

bunu izahtan gayem her müslüman kardeşimiz olmaz,(*) kardeşlik muhabbetiyle bağlı olmak icab etmez bilinsin ve yanlışı olanın ıslahına çalışılsın muhabbetle nemalandırılmasın diyedir.

allah sırat-ı müstakimden ayırmasın.
hasan-ı basrî'nin "benim öyle kardeşlerim var ki, onları annem doğurmamıştır" sözü konuyu özetler nitelikte.