çeyiz – dertli sözlük
dünya evine girecek olan kimselerin önceden yaptığı hazırlık, sonsuzluk yurdunda rabbimize sunulacak ibadetlerden oluşan amellerimizin bütünü çeyizlerin en güzelidir.
kız annelerinin istekle yaptığı, bu uğurda gece gündüz çalışmaları devam eden, göz derecelerinin ilerlemesine ve aynı zamanda parmak, bilek ve kol kaslarının ağrımasına neden olan, ama annelerin ısrarla ve zevkle yaptığı bir nev'î evlilik şartıdır.
ici doldurulurken emek ve para harcanan, dugunde gelinin evine goturmek icin de ayrıca odeme yapmak gereken bir sandıgı vardır.
evlenene kadar sandıkta korunan, evlendikten sonra da sandıktan çıkamayan müebbet mahkum el emeği, göz nurları.
günümüzde sandıktan ziyade çekyat altlarında veya bazalarda saklanan, genç kızın evlendiği zaman kullanması için hazırlanan, havlu, çarşaf, nevresim, seccade, dantel, ütü...vs. eşyalardır.

çoğunlukla kız evlenene kadar bu eşyaların modası geçtiğinden, düğün arefesi çeyizlik eşyalar elden geçirilir, seçilir ayıklanır ve çeyiz güncellenir.
evlenecek kızdan habersiz ve annenin zevklerine göre hazırlanmaması gerekendir. sonra "vay efendim, niye kullanmıyor çeyizleri, dantelleri?" kız sevmediğini belirttiği halde adettendir diyerek kullanım alanı kalmamış onlarca şeye emek ve para harcarsan olacağı o oluyor ne yazık ki. aslında yeni evlenen çift için, kullanışlı eşyalarla(*) ve evlenecek kişinin zevklerine göre hazırlandığında çok faydalı bir adet. bu şekilde sürdürülmeli. biz her şeyimizi kendimiz alacağız artistliğine fazla girilmemeli.
fatıma annemizin çeyizi...üzerinde namaz kılınacak güzel bir seccade.üç adet üzerine oturulacak minder.içi hurma kabuğu lifleriyle doldurulmuş yastık.buğday öğütecek el değirmeni ile su tulumu, su testisi, su bardağı.değirmende öğütülmüş buğdayın kepeğini ayırmaya yarayacak bir elek.elle örülmüş bir battaniye, havlu.sedir yani divan.kadife yorgan.yere serilecek sofa...ne kadar da mütevazi ve bir o kadar da sadece gerekli eşyalardan oluşan bir çeyiz. şimdi ki zamandaki fazlalıklardan ziyade sade, öz ve ihtiyaç olunan eşyalar imiş...