meczup – dertli sözlük
meczuplar yüksek çekim gücüne tutulmuş, bizim anlayamayacağımız boyutlarda yaşayan insanlardır. altı sene önce bir meczup ile karşılaşmıştım. bana öyle sorular sormuştum ki hayret etmiştim. o günden beri bu meczubu arıyorum. yeşil bir cübbesi vardı, elinde ã¢sa, dişleri çürüktü, mis gibi kokuyordu. varsa tanıdığınız meczuplar beni haberdar edin e mi? çok sıkıldım normal insanlardan...
seneler önce tanıştığım biri vardı. zamanla arkadaş gibi birşey olduk. edebinden kimsenin yüzüne bakmaz, her dem başı öne eğik konuşurdu. asla toplu taşıma araçlarına binmez, fizan'a dahi gitmesi gerekiyorsa yürürdü. risale-i nur külliyatını ezbere bilir, kur'an'ı kelime kelime çevirecek kadar güzel arapça konuşurdu. bir şeyden bahsederken muhakkak kaynak gösterir, mesnetsiz asla konuşmazdı. ingilizce yazı yazar, kürtçe okur, arapça dinlerdi.
çok zayıftı ama bizden daha güçlüydü. yaz-kış soğuk su ile yıkanır, hep aynı kıyafetleri giyerdi. sahabe gibi yaşardı, gıpta ile bakardık ona, ama asla onun gibi olmayı istemezdik.
liseyi bitirdik zorla. o açık öğretimi bitirdi, hangi bölümdü anımsayamıyorum şimdi. sonra askere gitti. savcıya meydan okumuş, kemalist düzeninize askerlik yapmayı kabul etmiyorum diye. ezmişler onu. diskoya atmışlar. hakaret etmişler ona. en son göndermişler onu. davası hala devam etmekte.
köprüden suya sarkıtmışlardı onu. neyse.
en karanlık günlerde gözaltında, zalimler için yaşasın cehennem diye bağırmışlığı da vardır.
çok meselesi vardı, yaşlanmışız demek biraz.
şimdi ikinci üniversitesini bitirmeye hazırlanıyor. adı mı ne? (*)
i̇mam-ı azam ebu hanife(rh.a)'nin tabiriyle ; allah (c.c.)'ın zatı ile meşgul olan kişi.
bu ülkede birileri size meczup, yobaz, gerici... diyorsa bilin ki akıllısınız ve doğru yoldasınız.dolayısıyla meczupluğunuza üzülmek yerine gurur duyabilirsiniz. (*))