dertli sözlük – dert söyletir
filistin halkının mücadelesine ve siyonist zulmüne sessiz kalmayan batı asya ve kuzey afrikadan bir araya gelen 25 yetenekli gencin oluşturduğu marş.

sözleri çok manalı her bir cümle filistin davasını anlatıyor. orijinal klibinde yer alan görüntüler sadece 7 ekim 2023 aksa tufanı sonrasında yaşananları değil israil'in daha önce de yaptığı zulümleri içeriyor. bu olayların bugün başlamadığının güzel bir örneği.

orijinal video
tdv i̇slam ansiklopedisi açıklamasını şu şekilde yapıyor;
sözlükte “araplaşmış, arap gibi görünen” anlamındaki müsta‘rib kelimesi, araplaşan hıristiyanları böyle bir değişime uğramayan kuzeydeki hıristiyanlardan ayırmak için -tahkir edici bir vurgu da içerecek biçimde- i̇spanyol kaynaklarına girdiği mozarap (muzaraves, muztarabes, moçarabes, mozarabos) şeklinde bütün tarihçiler tarafından kullanılmıştır.

endülüs döneminde karşılığı "araplaşmış" şeklinde olan müsta'rib kelimesi ortadoğu'da farklı bir içerikle karşımıza çıkıyor. taha kılınç'ın açıklamasıyla;

i̇srail ordusu, filistin saflarını terörize etmek, kaos ve karmaşayı derinleştirmek, gözüne kestirdiklerini tutuklayabilmek ve asayişsizliği fırsata çevirmek için, "müsta'rib” denilen özel bir istihbaratçı sınıfını kullanıyor.arapçayı -birkaç lehçede- anadili gibi konuşan, arap âdet ve geleneklerine tamamen vakıf, filistinli gençler gibi giyinen, fiziksel açıdan onlara benzeyen, onlar gibi yaşayan ve filistin şehirlerinin sokaklarında cirit atan bir sınıf bu. "müsta'ribler" özellikle protesto gösterilerinin sıcak çatışmaya dönüşmesinde son derece aktif rol oynuyor. filistinli gençlerin arasına yüzlerinde maske, başlarında kefiye ve ellerinde taşlarla karışıp i̇srail askerlerine saldırıları başlatmak, ardından ortalık karıştığında usulca kenara çekilmek veya kalabalığın içindeki bazı hedefleri tutuklayarak doğrudan i̇srail askerlerine teslim etmek... "müsta'ribler"in başlıca taktikleri bunlar.
gecenin iki tokadı:

"bakın ben rahat konuşuyorum. çünkü bizim i̇srail'e borcumuz yok. borçlu olsak bu kadar rahat konuşamayız. ama borçlu olanlar, rahat konuşamıyorlar. biz holokost cenderesinden geçmedik. öyle bir durumumuz da yok. çünkü insana saygımız bizim çok çok farklıdır. başbakanlığım döneminde ben ilk defa antisemitizm noktasında tavır koymuş bir liderim. dünyada hiçbir başbakan bu tavrı koymamıştır. ama ben koydum. ta o zamanda. bundan dolayı da kimseye borcumuz yok."

"eurofighter konusunda almanya verir veya vermez. dünyada savaş uçaklarını üreten sadece almanya mı? birçok yerden bunların çalışmasını yaparız, temin ederiz. şu anda insansız savaş uçakları noktasında da türkiye önde gelen ülkelerden bir tanesi durumuna gelmiştir. bir basın mensubu olarak, bizi bununla tehdit etmeyin. bize öyle sorular sorun ki bu sorular vicdani olsun, insani olsun, cevaplarını da biz size o şekilde verelim."

uzun zaman sonra dış politikada, doğrudan muhatabına... 🚀
ilginç bir bilgi.

(...)
gümrük vergisi muafiyeti
kdv istisnası
sgk işveren primi indirimi
vergi indirimi (yüzde 60)
yatırıma katkı oranı (yüzde 25)
1 boykotu bir hayat tarzı haline getirmek.sadece soykırım zamanlarında değil her zaman boykot yapmak
2 dini manevi hayatımızı güçlendirmek.duayı gerçekten kalpten ve ısrarla yapmak.dilimizi zikre alıştırmak.dil neyi söylerse akıl onu düşünür.düşüncede eyleme dönüşür.
3 başkalarını suçlamaktan vazgeçerek ben ne yapabilirim demek.
4 yaptığı işi en iyi şekilde yapmak
5 kendi tarihini, filistin tarihini ve batının tarihini iyi bilmek
6 bir olmak.ufak tefek meselelerden parçalanmak yerine bir olup daha güçlü hareket etmek.
7 teheccüt kılmak ve bol bol kur'an okumak
8 tüm lükslerden sonuna kadar vazgeçmek.i̇nfak etmek için israf etmemek
9 herkesin kendini sorgulaması.
10 siyonistlere bir kuruşumuzun bile gitmemesi için dikkatli olmak.
11 boykot kırıcılara, moral bozuculara aldırmadan hedefe kitlenmek.
12 vazgeçmemek,mücadeleye devam etmek.
elbet bu batı dünyasının da sonu gelecek.tarihler milletler arasında sürekli değişip duracak.bu zulüm düzenleri yıkılacak elbet.musadan ve firavundan biliyoruz.
altay cem meriç demişti ki; i̇srail: "doydum artık insan öldürmeyeceğim" deyinceye kadar .bir ayı geçen sürede neler görmedik ki.sürekli tekrarlanan fosfor bombaları, hastanelerin, okulların güvenli olarak işaret edilen neresi varsa hepsinin vurulduğu ve hiçbir müslüman ülkenin müdahale edemediği ya da etmediği bir katliam.evlatlarının bombalar tarafından parçalanan organlarını poşetlere toplayan babalar,evin enkazında aile üyelerini arayan insanlar, açlık, susuzluk, elektriksiz ve hastanesiz bir mücadele.annesiz, babasız yaralı çocuklar,parçalanmış bedenler.
300 yıllık yenilginin faturası hala bitmedi.
"savaşı ekranlardan izleyen islam dünyasına savaşın kalbinden sesleniyorum. hareket etmenizi, gelmenizi ve savunmanızı beklemiyoruz. sadece şunu soruyoruz. sınır kapısında bekleyen yardımları hareket ettiremeyecek kadar mı acizsiniz"

şeklinde bir açıklama bulunmuş olan kassam tugayları sözcüsüdür.

yaptığı açıklamaların islam dünyasının yüzüne bir tokat gibi indiğini düşünüyorum.
her yıl tekrarlanan nafaka artırım davalarından dolayı mahkemelerin iş yükünü azaltacak çılgın bir proje.
i̇çimizi yakan pek çok hadiseden sonra akıllara gelen sorudur.

i̇sraili kınadık, filistinli kardeşlerimize destek olduk, dualar ettik evet.

ama sizce türkiye'de yaşayan bir müslüman olarak bizler filistin davası için ne yapabiliriz?

benim ilk aklıma gelen cevap şu: kaliteli müslüman yetistirmeliyiz. paranın, makamın ve şehvetin kölesi olmayan müslümanlar.

öyle kuru laflarla, eleştirilerle bir şeyin olmadığı herkesçe malum. peki bizim elimizden gelen ne, bizler nasıl bir aksiyon içine girmeliyiz?
ya savaşın içindesindir ya da hemen yanı başında.savaşlarla büyürsün.orta batı bataklığının tüm hezeyanlarının kurbanı olursun.öğrenilmiş çaresizlik dnalarına kadar işler.zaten zor olan hayatlar daha da zordur.seni ortadoğulu yapanları, ortadoğulu yapmak istersin.(amerika, i̇ngiltere,fransa, almanya vb)
lanet bir seri katil.azılı savaş suçlusu.yönetemediği ülkesindeki kendisine karşı yükselen tüm sesleri gazzelilerin kanıyla susturmaya çalışıyor.i̇ç karışıklıklar ve ekonomik düzensizlikler,yolsuzluklar;yönettiği i̇srail'de almış başını gitmişken gerçekten gazze'de soykırım yaparak hala koltuğunu kurtarma peşinde.i̇srail beter olsun bizi ilgilendirmiyor ama gazze'de soykırımın dozunu her geçen gün daha da artırması bizi çok fazla ilgilendiriyor.kassam tugaylarının attığı bir iki füze de zaten i̇srail'e değmiyor bile.netahyahu koltuğunu sağlama almak için bu savaşı uzatıyor.ama durumlar onun içinde iyi değil.israilde netenyahuyu verin esirleri alın sesleri yükseliyor.
çöl kaplanı lakaplı medine müdafii.

kendisi medine'yi ingilizlerle anlaşan hain şerif hüseyin ve askerlerine karşı korumuştur.

link
nahcivan özerk bölgesi ile azerbaycan'ı birbirine bağlayacak koridor.

bildiğiniz gibi nahcivan, azerbaycan'dan toprak bütünlüğü olarak ayrı bir konumda. zengezur bölgesi ise nahcivan ile azerbaycan toprakları arasındaki bir bölge. bu toprak parçasının önemi, türk dünyası ile türkiye arasında doğrudan bir yol açıyor olması. yani türk dünyası ile bağlantımızı sağlayacak toprak parçası. devletimiz ve kardeş azerbaycan bu toprak parçasını tekrar azerbaycan'ın kontrolünde olmasını istiyor. abd bilimum batı ve iran ise bu toprağın ermenistan'da kalmasını istiyor. çünkü bizim çıkarlarımızla çatışıyor çıkarları. o yüzden azerbaycan'ı mevcut durumundan dolayı eleştirenlere ve hakaret edenlere karşı temkinli yaklaşın. azerbaycan köklü bir devlettir. ve devletimizin kardeş devletidir. ne yapacağını ve nasıl hareket etmesi gerektiğini bilir. devletimiz de zaman zaman yardımcı olmaktadır.