kürtaj – dertli sözlük
prof. hayreddin karaman kürtajla ilgili özellikle 120 gün ile ilgili şunları söylemektedir
hanefî mezhebinde:
bu mezhepte, 120 günden sonra cenînin imhâ edilmesi ve düşürülmesinin câiz olmadığı hükmünde ittifak edilmiş, daha öncesi ile ilgili olarak da iki farklı görüş ortaya çıkmıştır. birinci görüş bunun câiz olduğudur. câiz diyenler yukarıda zikredilen hadîse dayanmış, 120 günden önce henüz çocuk olarak bir şeyin yaratılmadığını, mevcûdun insan olmadığını, kan, et gibi bir şey olduğunu, organlarının belirmediğini ileri sürmüşlerdir (i̇bn âbidin, iii, 176; i̇bn el-hümâm, ii, 495). i̇kinci görüş câiz olmadığıdır. bu görüşü savunan hanefî fıkıhçılara göre -önemli bir mazeret ve sebep bulunmadıkça- cenînin, 120 günden önce de imhâ edilmesi ve düşürülmesi câiz değildir; çünkü hac ibâdeti yapmak üzere ihrama giren bir kimsenin avlanması yasak olduğu gibi, kuşun yumurtasını kırması da, "yumurta kuşun temel unsurudur, kuş yumurtadan olmaktadır" denilerek câiz görülmemiştir. burada da cenîn öldürüldüğü veya düşürüldüğünde günah sözkonusu olur, ancak bunu yapanın günahı ve suçu, doğup yaşayan bir kimseyi öldüren katilin günahı kadar değildir (el-fetâvâ el-hâniyye, iii, 410). bu eserde "önemli mazeret" için iki örnek verilmiştir:
a) bir kadın çocuğunu emzirirken hâmile kalsa ve bu yüzden sütü kesilse, kocasının da süt anne kiralayacak imkânı bulunmadığından çocuğun açlıktan ölme tehlikesi belirse, bu durumda, 120 günü doldurmadığı ve organları belirmediği için henüz kan sayılan cenîni, dışarıda ve yaşayan bir çocuğu kurtarmak için düşürmek câiz olur.
b) çocuk yolda takılsa ve doğum mümkün olmasa bakılır; eğer çocuk ölmüş ise bunun parçalanarak çıkarılması câizdir. çocuk yaşıyorsa, anayı kurtarmak için onu parçalayıp çıkarmak câiz değildir; çünkü buradaki iki can birbirine eşittir ve öldürülenin bunu hak edecek bir suçu yoktur.
görüldüğü üzere hanefî mezhebi fıkıhçılarının bir kısmının 120 günden önce çocuk düşürmeyi câiz görmeleri, rahimdeki varlığın insan mı yoksa bir kan kümesi veya et parçası mı olduğu konusundaki yanlış bilgilerine dayanmaktadır. "rahimdeki kitle hareket etmedikçe ve hareketin gaz vb. den değil de çocuktan geldiği bilinmedikçe çocuk olduğuna hükmedilemez" denilerek bu bilgi eksikliğine açıklık getirilmiştir. günümüzde ise rahimde oluşan şeyin çocuk olup olmadığı yaklaşık onbeş gün sonra muayene ve test ile tesbit edilmektedir ve birçok organın ilk kırk gün içinde belirmeye başladığı da bilinmektedir. bu bilgiler karşısında günümüzde, hanefî mezhebi adına, 120 günden önce çocuk aldırmanın câiz olduğunu söylemek mümkün değildir, böyle bir fetvâ cinayete iştirak sayılır.
tıp ilmi anne rahimine düştüğünün 25. gününden itibaren yeni canlı insanoğlunda atmaya başlar, embriyoda basit düzeyde kan dolaşımı olur, derken tıp ilminin şimdiki gibi ilerlemediği zaman da öne sürülen hanefilerin görüşünü dillendirmek, ona sığınmak yanlıştır. bu fetva kürtajcıların ekmeğine yağ sürer.
önce zina yasaklanmalı akabinde ise kürtaj suç sayılmalıdır. kürtaj olanların 'tan fazlası evli değil, yani bu kürtajın büyük çoğunluğu zinanın eseri demek.bataklık olan zinayı yasaklamadan kürtaja bir çözüm bulunamaz. tabi yasaklarla nereye kadar gidilir orası da muamma. insanların eğitilmesi, bilinçlenmesi lazım.
önce "zina" denilen illetin önüne engeller koyulmalı, kürtaj meselesi sonraki iş. mustafa kamalak'ın dediği gibi; içki serbest ama sarhoş olmak yasak. zina serbest ama kürtaj olmak yasak, olacak iş midir? işe tersten başlamışlar.
müslüman olduğumuz günden beri günahını sevabını bildiğimiz halde,
son günlerde yoğun bir şekilde tartıştığımız yapay bir konu.
i̇nsanlık adına ve müslümanlık namına bir değer sayılan kişiler önlerine atılan bu konuyu şimdilik fazla büyütmemeliler.
ceni̇n
caretta gibi misal minval üzre
yazılaydı ömrümüz.
çıkaydık biz de sıcak yuvamızdan
öleydik ama göreydik denizi
öleydik ama çıkaydık
kim duyar inleyen cenini
ne neşter vurulaydı ne bıçak.
elleri yok onun
kendini korusun
uzanan neşterin
elleri kurusun.

h.ö
burası madem "dertlisözlük", dertle dolup taşmışken içimi boşaltacağım en uygun yer burasıdır diyorum, üslubumdan dolayı hakkınızı helal edin, fazlasını hakediyorlar.

modern "kadın"ların "ne devlete ne erkeğe, bedenimiz bize aittir. kürtaj sosyal bir haktır, tartışmayacağız. kürtaj karşıtı yasayı çıkartmayacağız." bağnazlığıyla dillendirdikleri "cinayet"in adıdır kürtaj...

diri diri kız çocuklarını toprağa gömen cahiliye toplumu nerede; zevkine, egosuna, hayvani boyutuna kurban olmuş "kadın"lar ve "herif"ler nerede. o toplumda bugüne 'kıyasla' bir masumiyet vardı belki, geçim derdiyle kız çocuklarının canına kıyıyorlardı.

- ya bugün? geçim derdi değil, insanlıktan çıkmanın vesikası olmak yarışından bugünkü cana kıymalar.


kutup ayıları acı çekmesin, obeziteli çocuklar yetişmesin... bırak obez olsun, cılız olsun, yeter ki olsun! cüz'i sandığın iradenle kalkıştığın şu işin hakikatini bilseydin, meyve bıçağını eline alır, karnını deşerdin, o çocukla göbek bağını keser de kendi kalbini paramparça ederdin.

"o insanlara sormak lazım, anne babanız sizi kürtajla aldırsaydı?.."

yahu insan bu insan! i̇çiçe girmiş, düğüm duman olmuş bütün iğrençliklerini kusuyor modern bu vak'ada. nerede siyaset, nerede zevk, nerede ihtiras? elhamdülillah, yaratan biliyor yarattığını, ayet yetişiyor rahatlıyorum biraz, "sonra onu aşağıların aşağısına indirdik." subhanallah...