#470409 tebrik ettiğim muharrir. yazarlığı daim olsun. bereketiyle gelmiş, hoş gelmiş."sonra dışarı bakınca bir küçük irrasyonel kedi görüyorum. kedi bana aç aç bakıyor. ben ona artık annemi özlediğim için konuşmakmak istemediğimi ancak rasyonel anne kedisiyle gidip gitmesini işte istedim. kedi bana bakıp gitti." (ah muhsin ünlü )
kediler ev halkından biri gibidirler. o vakit kediye hoş geldin demeye gerek yoktur. o zaten bizden biridir. ☺
#461267hoş gelmiş sefa gelmiş. kendini gayet de güzel anlatmış. baya dertli gibi görünüyor. inşallah daim olursunuz efem. :)
yeni bir yazar. hoşgelmiş. sözlükte daimi yazarlardan olması temennisiyle. (*)
kattu(*)
yavruları yüksek duvarların olduğu bahçeye düştüğü zaman peşinden baya ama baya uğraştığım ve sonunda allah'ın izni ile çıkarıp annesine geri verdiğim hayvan türü. (bkz:ne çektim be patilerinden)
gece gece sözlükte dolanan bir yazar. henüz entry yapmamış, hoşgelmiş :)
kedi mübarektir. başka suyun olmadığı yerde kedinin içtiği su evvel tercih edilir. battığı sudan abdest olur. insana ünsiyetlidir. ne var ki insanın ünsiyet anlayışı bir çeşid rububiyet hali takındığından kedinin tam yerinde ve isabetli duruşu insanın mevhum rububiyetini kırdığından insan nankör demiş. kedi evde beslenebilecek yegane hayvanlardandır. rasulullah s.t.a.v. başta ashab ı kiramda kediye iltifat etmişlerdir. kelb necisken kedi hatta hasendir. hususan dağda, çölde, bi-nezih yerlerde lüzum derecesine girebilir. fareden, böceğe, sineğe, akrebe hatta yılana kadar cansiperane ve ali kabiliyetle mücadele eder.insana ünsiyetlidir. insanın okşaması kedinin bağırsaklarına faryda verdiği gibi insanında elektriğini alır, asabını rahatlatır. hem bir öğretmendir. şükrün mikyasını en iyi gösteren mahluklardan biri kedidir. amma insan az şükrettiğinden, şakir bir hayvanı da anlamayamadığından nankör der. kedinin ali tavrı şudur: kedi sizden ekmeği alana kadar size iltifat eder. aldıktan sonra yemeğini yer, belki biraz sevdirene kadar da ve sevilirkende yaklaşır. sonra seni hiç tanımaz gibi gider. bu hali ile bize yüksek bir ders veriyor. evet tamda cenab ı hak v.t.v.t.g.h. nin emrettiği gibi, esbaba teşebbüsünü eder, fiili duasını eder, duanın hasılı verilince, yani dua vakti bitince şükür vakti başladığından, sebeplerden yüz çevirir ve sadece rabb i rahimine döner. mır mırları ya rahim ya rahimdir. zikreder, şükreder.esasen insanda böyle olmalı. esbaba riayet etmeli ama köpek gibi perestişane değil. köpeğin önüne koyduğunuz ekmeği alınca fazla kızmaz hatta belki hemen veriverir. ama kedi öyle değildir. nimeti senden bilmediğinden, alma hakkı da vermez. sen sebeptin, vasıtaydın, bu ise rabbimin nimetidir ne hakkın var el uzatmaya der. köpeğin cismani necasetinin dışında manevi necaseti de buradandır. vasıtaya öyle perestiş eder ki sanki hakiki rezzak o insandır gibi davranır. halbuki kedi tamda müslümanca bir tavır ile rızkını taleb eder, gelince de rabbine şükreder. aslında "kula teşekkür etmeyen rabbine şükretmiş olamaz" hakikatınca olsa gerek insana da peşinen şükreder. ama insan ihsanını ucuza satmaz. ihsan ettiya perestiş bekler minnet bekler. ah ah.kedi islamda mübarektir. temizdir. öyle ki suya ihtiyaç duymadan nezafetini muhafaza edebilir. bazan sokağa alışan ev kedilerini bile yıkamazsınız, zaten hazzetmez hem zararlı düşebilir. asabı suya mukavemetli değildir. onun yerine bir sirke alırsınız üstüne dökersiniz. o kokudan öyle rahatsız olur, kendini birkaç gün yalar, böylece tertemiz eder biiznillah.
eski mısırda kutsal bir hayvan.
