işletme sahipleri komşumuz sayılabilir mi? sanmıyorum. netekim bizimle aynı medeni amaçla aynı yerde bulunmamaklar ama pek tabi yakınlık hukukuna tabiler. tam da bu yüzden yüksek sesle müzik dinleyen yakındaki işletme de benzer bir sorunsaldır. üçüncü sayfa haberleri de yüksek ses sorunuyla ilgili haberler yapabiliyorlar; yüksek ses çıkaran üst komşuyu öldürme, yüksek sesten rahatsız olan alt komşuyu öldürme veya yan bahçede yüksek sesten rahatsız olup uyarıda bulunan kişiyi öldürme gibi olaylar yaşanabiliyor haberlere göre. bu yüzden bu gibi sorunlar güvenlik güçleri, belediye vb. yardımıyla çözüme kavuşturulmalı ya da herkesin illallah etmesi beklenmelidir; mağdur taraf bizsek. bu tarz sorunlarda gerçeklik payı yüksekken bazen bazı insanların aşırı ses hassasiyetleri sorun çıkarabilmektedir. örneğin bazı insanlar inşaat gürültülerine tahammül edemezler fakat kendi oturmakta olduğu ev yapılırken çevredeki insanlar kendi evinin inşaat seslerine maruz kalmıştır ama onlar bunu düşünmezler. aşırı ses hassasiyeti "hiperakuzi" olarak ifade edilmekte bilimsel dilde. tinnitus da bunla alakalı bir şeylerdi.
vakti zamanında bizim yöreden deli ibrahim isminde bir zat şehre taşınır. maddi imkanları da müsait olduğu için bir ev satın alır. üst kat komşusu yüksek sesle müzik dinleyince rahatsız olur ve medenice uyarmak için kapıya gider. komşu anlayışsızdır ve "ev benim değil mi kardeşim, istediğimi yaparım!" şeklinde bir cevap verir. deli ibrahim gayet makul karşılar ve derhal en yakın hırdavatçıdan büyük bir balyoz alır. başlar kolonlardan birine vurmaya... derken deprem olduğunu düşünen komşu telaşla dışarı kaçar. deprem olmadığını ve sesin alt kattan geldiğini anlar. kapıyı vurur ve deli ibrahim'in "ev benim değil mi kardeşim, istediğimi yaparım!" cevabı karşısında şaşırır. bir daha da gürültü yapmaz.
mesaj ile uyarmışlığım var.
üst kat çatı katı, teraslı bir daire. teraslı evlerde yaşayanlar terasa çıktıklarında kendilerini sokakta zannediyorlar. sokaktaki gibi koşup, sokaktaki gibi yüksek sesle konuşuyorlar. bizim komşu gençler de evde karaoke yapıyorlardı ve bizde de 60+ yaşlarında misafirler vardı.
gece 23.00'a kadar bekledim. ardından "e artık insaf" temalı mesajımı gönderdim. mesajımı alan çocuk önce müziği kapatıp arkadaşlarına metni okudu. tabii hassas kulaklarım bunu da duyuyordu. hemen ikinci mesajı gönderip "mesajı okuduğunu bile duyuyorum :) " yazdım. "abi çok çok özür dileriz" cevabı geldi. birkaç gün sonra taşındılar. denk mi geldi ben mi sebep oldum bilmiyorum.
üst kat çatı katı, teraslı bir daire. teraslı evlerde yaşayanlar terasa çıktıklarında kendilerini sokakta zannediyorlar. sokaktaki gibi koşup, sokaktaki gibi yüksek sesle konuşuyorlar. bizim komşu gençler de evde karaoke yapıyorlardı ve bizde de 60+ yaşlarında misafirler vardı.
gece 23.00'a kadar bekledim. ardından "e artık insaf" temalı mesajımı gönderdim. mesajımı alan çocuk önce müziği kapatıp arkadaşlarına metni okudu. tabii hassas kulaklarım bunu da duyuyordu. hemen ikinci mesajı gönderip "mesajı okuduğunu bile duyuyorum :) " yazdım. "abi çok çok özür dileriz" cevabı geldi. birkaç gün sonra taşındılar. denk mi geldi ben mi sebep oldum bilmiyorum.
