dertli itiraf – dertli sözlük
" sevgili dertli sözlük, ve değerli hemdertlerim " şeklinde başlayan cümlelerin muhatabı olabilecek başlık.
girdiğim her entry'nin bile hesabı olacak. bazen niye bu kadar dalgacı oluyorum bilmiyorum. i̇nşallah faydalı oluyorumdur. bir de çabuk parlayıp erken sönüyorum. tıpkı havai fişek gibi. masraflı, artistik ve anlık duygu yoğunluklarını bol bol yaşıyorum. elimden geldiğince kırıcı olmamaya çalışıyorum. kendi içimde boks yapıyorum. karışık meyve suyundan daha karışığım. yalan dünya, dünya yalan.
çocukluğumda,
*tuzağa düşürüp yakalayarak bahçe makasıyla kestiğim (ameliyat ettiğimi düşünüyordum)
*"hıhahağğ bunnar timsah yavyuşu bence" diyerek suda boğduğum
*günlerce hapsettiğim
tüm masum kertenkelelerden özür diliyorum. onları asla unutmadım, unutmayacağım.
çocukken anneme sokağa iniyorum der, beyazıt kapalıçarşı'ya kaçardım. şimdi anneme itiraf ettiğim anılardır.
itiraf.. makam ve mevki hırsı.. nefsim ve arzularımla savaşıyorum, hep yeniliyorum, ilahi söze rağmen.

"ey insanlar, gerçekten, biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız için sizi halklar ve kabileler (şeklinde) kıldık. şüphesiz, allah katında sizin en üstün (kerim) olanınız, (ırk ya da soyca değil) takvaca en ileride olanınızdır. şüphesiz allah, bilendir, haber alandır." (hucurat suresi, 13)

bediüzzaman said nursi bir sözünde şu şekilde ifade eder:
"… makam mevki sevgisinden gelen şöhretperestlik ateşiyle ve şan ve şeref perdesi altında insanların sevgisini kazanmak, nazar-ı dikkati kendine celbetmekle enaniyeti okşamak ve nefsine bir makam vermektir ki, en mühim bir ruhi illet olduğu gibi "gizli şirk" tabir edilen riyakârlığa, bencilliğe kapı açar, ihlası zedeler…" risale-i nur külliyatı, i̇hlas risaleleri, s.45