aramakla bulunmaz ama bulanlar arayanlardır..
bir memlekette namuslu insanlar da en az namussuzlar kadar cesur olmadıkça o memleket için kurtuluş yoktur.i̇smet inönü
kader gayrete aşıktır.
japanese attitude for work:“if one can do it, i can do it. if no one can do it, i must do it.
middle eastern attitude for work:“wallahi if one can do it, let him do it. if no one can do it, ya-habibi how can i do it?”
middle eastern attitude for work:“wallahi if one can do it, let him do it. if no one can do it, ya-habibi how can i do it?”
doğru yoldan saparak hedefe varılmaz.(diriliş)
ne kadar üstü örtülmeye çalışılırsa çalışılsın; hakikat, yolunu bir şekilde buluyor... (*)
sen sen ol asla kimse için değişme. başkası için aldığın yeni hal belki allah'ın sana hayırlı görmediği bir kaderdir.
"hep denedin hep yenildin, gene dene gene yenil, daha iyi yenil" samuel beckett
i̇nsanları sevmek için bir nedeniniz varsa sevmemek için bahaneler uydurmayı bırakın.
mümin yüz kapılı bir saraydır, 99 kapısı kapalı olsa, bir tek kapısı açık olsa yine o saraya girilmez denmez. özellikle müminler arası uhuvveti, muhabbeti, gardaşlığı samimileştirmek ve birbirimizin iyi cihetlerine bakarak muamele etmek makamında bir sözdür.burada iki noktaya dikkat lazımdır, bir; bu söz mümin ve laakal halis, iyi niyetli müslüman için geçerlidir, yoksa her insan hakkında böyle denmez,iki;doksan dokuz kapının her biri farklı ebat ve şekillerdedir, herkesin mahareti her kapıdan geçmeye yetmez. öyle ise bu saraya girilmez deme, ben giremedim, benim maharetim yetmedi, kabiliyetim yetmedi de. ama başka giren olabilir de.demek her mümin her müminle çok can kan olmak bir zaruret değil, düşman olmasın, uhuvvet etsin, faaliyette bir olsun öyle muhabbetin ileri dereceleri olmasada olur. ama bu demek değil seviye koy, soğukluk koy araya. hayır, kusur görme, tenkid etme, ittifak et, edebiliyorsan ziyade muhabbet te et.
