taksim meydanı ile bütünleşmiş bir kelimedir.
önce insanlık vardı tüketecek kadar üretim yapıyordu sanayi devrimiyle fabrikalara hapsettiler insanları ölmeden mezara koydular. bu durumu gören birkaç akl-ı selim kişiler düşünmüşler bu iş böyle yürümez diye işçileirn emekçilerin haklarını savunalım diye düşünmüşler ve adına sendika dedikleri bir platformda buluşmuşlar. şu an türkiyede ne kadar sağlıklı işliyor bilinmez ama olması gereken kurumlardır.
sosyal politika dersinden nefret etme sebebimdir.
seksenli yıllardan sonra aktifliğini, yaptırım gücünü kaybetmiştir. eskiden sendikalar potansiyel güç niteliğindeyken, şimdilerde pasifleştirilmiş hali ile, sadece birlik konumundadır. sorunları çözemeyişleri/çözmelerine imkân verilmeyişi işçiler arasında sendikaya karşı önyargılar doğurmasına neden olmuştur.
bir tür statüdür (!)
--- iktibas ---
-üçyüz, üçyüz, yüz
-hepsi bu kadar mı kurban.
-evet.
-benimki niye ötekilerden eskik.
-onlar sendikalı
-ben de haranlıyam
-git ulan işine
-patron da sendikalı herhal, hemşehrisini koruyi.
--- iktibas ---
(http://www.youtube.com/watch?v=f3rj4hp2vku)
(bkz:kibar feyzo)
--- iktibas ---
-üçyüz, üçyüz, yüz
-hepsi bu kadar mı kurban.
-evet.
-benimki niye ötekilerden eskik.
-onlar sendikalı
-ben de haranlıyam
-git ulan işine
-patron da sendikalı herhal, hemşehrisini koruyi.
--- iktibas ---
(http://www.youtube.com/watch?v=f3rj4hp2vku)
(bkz:kibar feyzo)
i̇ş ve sosyal güvenlik hukuku dersinde ha bire kaşıma çıkan konu
memuriyette çok bir artısı olmayan kurumdur. sadece sendika başkanlarını zengin yapar.