bırakmasan sanki iki cümle birbirine geçmiş; sanki sayfadan mı çalıyorsun mübarek diyecekler gibi hissettiğim için, bıraklıması hususu önem kazanıyor tabi.
itüde "ing201" dersini alan kobaylara bulaşan hastalık.
kitapla, yazıyla, okumayla işi olanın atlamaması gereken husus.
günde iki defa diş fırçalamak kadar zorlu bir süreçtir. alışkanlık haline getirmek gerekir.
yapmayı her defasında unuttuğum şey. farkettim ki boşluk bırakmayınca tanım görünüş olarak kötü duruyor. boşluk bırakınca daha iyi görünüyor. ama unutuyorum yine de.
ilkokulda dikte çalışması yaparken hoca duraksadığında bir virgül koyardık. sonra birde boşluk meğer bu yüzdenmiş.
ben daha küçücükken, yazım eciş bücüşken, annemin serçe parmağın kadar boşluk bırak diye tarif ettiği olaydır.
yazım kurallarından da öte yazının güzelliğine katkı sağlar..
cümlelerin yanında okuyan da nefes alsın, değil mi?
cümlelerin yanında okuyan da nefes alsın, değil mi?
