kredi kartı – dertli sözlük
az önce şu kadar ödeyeceksiniz diye mailime gelen faturayla sarsıldığım, harcarken bişey anlamadığınız fakat faturasıyla kendinize getiren para yerine geçen şey.
kullanarak hangi siyonist firmalara para verdiğinizi görebilirsiniz:

(http://img532.imageshack.us/img532/6799/55940826.jpg)

boykot yapılacaksa, önce kredi kartından başlamak lazım...
bir tuzak olduğu sanılıyor ama esas tuzağı hazırlayan kredi kartını kullanan bilinçsiz, cahil ve akılsız müşteriler. elinde hiçbir geliri olmayan bir kişinin bir ihtiyacını karşılamak üzere tefeciden faizle borç alması durumunda; faizle borç veren tefeci mi suçlu yoksa o duruma kendini bile bile düşüren kişi mi?
adile naşit'in gülen gözler filminde sabun tozundan para gelecek diye evini ipotek ederek faizle borç aldığını ve sonra sabun tozu köpürünce düştüğü rezilliği bilirsiniz.
kredi kartları ve onu servis eden bankaların da bu olayda küçük bir suçları olabilir: faizleri olması gerekenden çok daha yukarılara çekmeye çalışmak ve kredi kartlarını malı mülkü ve düzgün bir geliri olmayan vatandaşlara nerdeyse "zorla" dağıtmak.
kapitalizmin en belirgin özelliklerinden bir tanesi de kişi rızası ile soymaktır. tüketici baştan yanaşmaz. sonra işletmeler ve şirketler ile anlaşılır, maaş ödemeleri ile tüketim dengesi çapraz oluşturulur. elde nakit yok ne yapalım? işte o anda sahte hızır bankalar kredi kartları ile yetişir imdada. faizsiz tipi neredeyse kalmamıştır. siz de o anki nakit sorununu çözmek için atılırsınız mecburen. kredi kartını kullanmak ve vermek hem bankanın hem tüketicinin büyük büyük büyük günahıdır.
efendimizin ''borçtan kaçının zîra o, gece keder, gündüz de zillet vesilesidir." hadisi şerifini unutturarak, insanlara sanki borç yapmanın olması gereken bir durum, bir vasıfmış gibi empoze edilmesine araç olarak kullanılan.
en iyisinin köküne kibrit çakayım. hiçbirine bulaşmamanızı tavsiye ederim. öğrenciyken aldığım kredi kartının hesabını bile kıvrana kıvrana ödedim. bu dünyada bu kadar kıvrandım, bir de bunun ahireti var. bir daha tevbe dedim.