yaz youtube'a stolk onur ünlü
(bkz:görünen adam)
leyla mecnunla absürt komediyi sevdiren ve yukarıda ismi geçen güzel filmlerin senaristi enteresan ve dikkate alınılası bir adam
manevi açıdan haddini tanıyan biri olmalı ki şiirinde şu ifadelere yer vermiştir: şems çeker çıkarır kitabı havuzdan; kuruertan, alsana şu tüfeği duvardan, benim ellerim ıslak.
ah muhsin ünlü mahlasıyla şiirler yazmış 4 eylül 1998 sabahı on biri yirmi geçe çalışmalarına son vermiş şairdir. gidiyorum bu adlı eserde şiirleri bir araya getirilmiştir.
karıcığım bana eroin koya isimli şiirindeki:
"rabbim kız okula geliyor, yaşasın cumhuriyet!"
mısrasıyla sıcacık bir tebessüm armağan etmiştir okuyucularına.
"sevgili güllük,
anne vardır. baba ve kardeşler vardır. bazen onlardan bir ya da bir kaçı ölürler. ölünce toprağın içine gömülürler...."
sözleriyle günlük ile dertleşmeyi öğretir bizlere.
"90'lar bitti artık onlar var ve hey
siz devlete inanan bütün reziller
cehennemde karşıma çıktığınızda
öyle bir yumruk patlatacağım ki tam burnunuza
hayatınız gazze şeridi gibi geçerken gözünüzden
anlayacaksınız allah ne demek
ahlak ne demek
ve rüya..."
mısralarıyla bizleri düşündürür. akıllara necmettin erbakan'ın:
"bir gün gelecek i̇sraile öyle bir tokat atacağız ki hayatı gözünün önünden gazze şeridi gibi geçecek . "
sözünü getirir. bir de yönetmen kimliği vardır. benim pek beğenmediğim. sen aydınlatırsın geceyi adlı filmini yarıda bırakmışımdır kendimi her ne kadar zorlasamda. resulullahla benim aramdaki farklar şiirinde bu durumun farkında olduğunu belirtiyor:
"resulullah çok şanslı bir insandı
annesi öldüğünde o küçücüktü
benim annem öldüğünde ben küçük değildim
zaten şanslı birisi de değilimdir, filmlerim iş yapmaz."
karıcığım bana eroin koya isimli şiirindeki:
"rabbim kız okula geliyor, yaşasın cumhuriyet!"
mısrasıyla sıcacık bir tebessüm armağan etmiştir okuyucularına.
"sevgili güllük,
anne vardır. baba ve kardeşler vardır. bazen onlardan bir ya da bir kaçı ölürler. ölünce toprağın içine gömülürler...."
sözleriyle günlük ile dertleşmeyi öğretir bizlere.
"90'lar bitti artık onlar var ve hey
siz devlete inanan bütün reziller
cehennemde karşıma çıktığınızda
öyle bir yumruk patlatacağım ki tam burnunuza
hayatınız gazze şeridi gibi geçerken gözünüzden
anlayacaksınız allah ne demek
ahlak ne demek
ve rüya..."
mısralarıyla bizleri düşündürür. akıllara necmettin erbakan'ın:
"bir gün gelecek i̇sraile öyle bir tokat atacağız ki hayatı gözünün önünden gazze şeridi gibi geçecek . "
sözünü getirir. bir de yönetmen kimliği vardır. benim pek beğenmediğim. sen aydınlatırsın geceyi adlı filmini yarıda bırakmışımdır kendimi her ne kadar zorlasamda. resulullahla benim aramdaki farklar şiirinde bu durumun farkında olduğunu belirtiyor:
"resulullah çok şanslı bir insandı
annesi öldüğünde o küçücüktü
benim annem öldüğünde ben küçük değildim
zaten şanslı birisi de değilimdir, filmlerim iş yapmaz."
şair. senarist. yönetmen. filmlerinde belli başlı simgelerle oynuyor sürekli. gökten taş yağdırıp ağızdan kan getirme gibi. istisnasız (istisnası var g.o.) her filmde 'dert' ana tema. izlenilesi
sen aydınlatırsın geceyi filminin söyleşisinin öncesinde ve sırasında (*) yüzyüze tanışma fırsatı yakalayabildiğim ve sohbet edebildiğim, sadece kendiniz olup aklınızdan geçenleri imkanlar ve döneme göre planlama yaparak başarıya nasıl ulaşacağınızı görebildiğiniz bir kişilik. hitabet yeteneği yanı sıra mizahı ayrı, sohbeti bambaşka güzel bir abi. şiir dünyasında, sinema dünyasında ve kendi hayatında 3 tane çok büyük kalpli adamı birlikte götüren bunun yanısıra hayranlık uyandıran eflâtun film'in sahibi, büyük insan. ilham verici kişiler arasında görülmelidir.
dini ögeleri harmanlamaya çalışırken belki seçtiği oyuncuların kabiliyetsizliğinden belki de kasıtlı bir eğreti gösterme çabasından ötürü dini ögeleri ister istemez alaya almış gibi gösteren yönetmen. niyetini allah bilir. filmlerinde kullandığı kadın oyuncuları taciz eden bir kamerası vardır. filmi izleyen bir erkek olarak tahrik olursunuz. ama leyla ile mecnun dizisinde böyle bir şey yoktur. sanırım bunu sinemada yapıyor sadece. bir sürü ateist yönetmen hakkında saatlerce yazmaktansa onur ünlü hakkında konuşmayı tercih ederim.
o artık bavul çalıyor.
şenol güneş'in oğlu diye bir film çekmesini bekliyorum.
