sözün sahibinden çıkıp ikinci şahıs tarafından üçüncü sahıslara anlatma biçimidir.her zaman olmasa da ara sıra "dedi ki" ile başlayan cümlelere şüphe ile yaklaşmakta fayda vardır.çünki sözün orjinalliği genelde bozulur.
(bkz:koğuculuk)
(bkz:reported speech)
ilk önce bize "dedi ki" diye cümle kuran kişiye bakmamız lazım has adam mı, yoksa fesatın, fitne fücurun teki mi diye. vardığımız sonuca göre cümlenin geri kalanına değer biçebiliriz.
ey iman edenler! size fasık (yoldan çıkmış) bir adam bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırın. yoksa bilmeyerek bir topluluğa karşı kötülük edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz.(hucurat:6)
ey iman edenler! size fasık (yoldan çıkmış) bir adam bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırın. yoksa bilmeyerek bir topluluğa karşı kötülük edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz.(hucurat:6)
doç. dr. mehmet lütfi arslan hocanın son kitabının adıdır. genç dergi'nin bu seneki yeni dönem abone kampanyası olarak hediye ediliyor. (bkz:mehmet lütfi arslan)(bkz:genç dergi)
mehmet lütfi arslan'ın kurduğu güzel vecizelerin paylaşıldığı bir site. arkadaşlarla muhabbet ederken açar birkaç tane okur, üzerine konuşurduk...http://dedi-ki.com/
dedi ki; hayatın en hüzünlü anı, mevsimine kapıldığın kişinin bahçesinde açabilecek bir çiçek olmadığını anladığın andır.
akla kumandan'ın marifetname'sini getiren ifade. dedi ki: "nice imkansızlıktan söz eden vardır ki, gün gelmiş imkan onları yalancı çıkarmıştır."(*)
dedi ki; hüznün hafifi dillenir ağırı sessiz kalır.
dedi ki, herkes yüreğinin ekmeğini yer.
