captain fantastic – dertli sözlük
isminin neden ''captain fantastic'' olduğunu bir türlü anlayamadığım film.

başrolünde aragorn var. :) (bkz:viggo mortensen)

bu kez altı çocuğuyla ormanlarda yaşayan, sistemden kaçan biri.

kendi içinde tutarsızlıkları olan bir film. çok vahşi, acımasızca, duygusuzca bulduğum şeyleri de oldu. mesela:

spoiler----

en sonda ölmüş annelerini danslar müzikler eşliğinde yakmaları ve sonra annelerinin sözde isteği üzere hava limanının tuvaletinde klozete küllerini döküp sifonu çekip hep birlikte gülmeleri.

onun haricinde beğenmediğim yerleri çok ama ben beğendiğim şeylerden bahsetmek istiyorum.

mesela çocukların her sabah idman yapması çok hoşuma gitti. galiba filmde en çok bunu sevdim. güçlü çocuklar.

sonra ev okulu yöntemiyle kendi müfredatlarıyla yetişmeleri ve yaşıtlarından daha donanımlı olmaları.
gerçi bunun da mantıksız ve hoşuma gitmeyen yanları var. mesela en küçük iki çocuğu. yaşları daha çok küçük olduğu için babalarının her öğrettiğini, her okuduklarını kabul ediyorlar. yani eleştirellik yok. bunu o yaştaki çocuklardan bekleyemeyiz zaten. konuştukları günlük hayattaki mevzular olsa neyse ama felsefi konulardan falan bahsediyorlar. tabi aklımıza kim geliyor: filozof atakan

babaları (ben) çok baskıcı biri. hem eleştirel düşünmeyi, bir konuda fikir yürütmeyi, tartışmayı öğretiyor çocuklara hem de kendisine ilk kez karşı çıkan evladına (rellian) yıldırma politikası uyguluyorlar. içlerinden bir uyanık rellian zaten. sonra bo geliyor. bo isyankar değil daha temkinli. annesi sayesinde çeşitli üniversitelere kabul için gizlice hazırlanmış. rellian ise isyan falan ediyor ama kardeşleri falan hemen gardlarını alıp onu dışlıyorlar. hiç hoşuma gitmedi. kardeşlik falan yok zaten aralarında. duygu da yok...

üzerine çok konuşulabilir ama film bize neticede şunu söylüyor: sistemden istediğin kadar kaçmaya çalış bir yerde toslayacaksın. içimize sende karışacaksın.

nitekim avcılıkla ormanda yaşayan bu aile filmin sonunda şehre yakın bir yerde çiftlikte yaşamaya başlıyor; tarım hayvancılık yapıyor, ben çocuklarını okula gönderiyor, bo üniversiteye gidiyor.

böyle bir film işte. pek ciddiye almamak lazım diye düşündüm ben.