sürekli kendisiyle konuştuğu için o susuyor gibi durur ama aslında hiç susmaz sürekli doldurur boşaltır.
etrafınızda anlaşılmıyorsanız dert susturur.
bir tahtayla konuşurum susmuşum öğrenci gibi.
kadınların erkekleri çıldırtma taktiklerinden biri. aslında kadın cidden derdinden susuyordur. hani konuşsa derdi anlaşılacak. ama kadınlar susarak derdini anlatabileceklerini düşünen -ince düşünceli- varlıklar oldukları için susarlar. sonra bir ara sesler yükselir. sonra beraber susarlar. velhasılı dert susturur.
hiç bir dil,özlemi taşıyacak kadar güçlü değildir. i̇nsan bu yüzden özledikçe sessizleşir...özlemde bir derttir...
dertlinin susarak konuşmaya başladığı ve sadece susarak dinleyenlerin duyabildiği evredir.
derdi olan insan aslında susmaz; gözleri konuşur, beyni konuşur, kalbi konuşur bunları sadece sesli olarak dile getirmez. ama belli eder kendini kalabalıklar içinde yalnızdır, gürültüler içinde sessizdir, neşeler içinde hüzünlüdür.
-anlatılmaz, yaşanır.- bir durumdur kendileri.
dert dısa karşi suskun bıraksada dertliyi, iç aleminde her kafadan bir ses çıkıyordur, bağıran bağırana, konuşan konuşana bir durum vardır içerde. ya da artık görmüştür hakikati. bilerek susuyordur.
i̇sterseniz sözü burada fuzuliye bırakalım. söylesem tesirk yok sussam gönül razı değil. dertli adam konuşsa ne yapsın tesiri yok. o ancak kendine konuşur.muhit mertin dediği gibi, ne dedimse kendime.
