entelektüel fahişe – dertli sözlük
vakti zamanında times'ta(*) bir editörün büyük bir toplantıdaki istifa demecinin başlığı olan ifade. aşağıya ilgili metni bırakıyorum.

hiçbiriniz düşündüklerinizi olduğu gibi yazmaya cesaret edemezsiniz. bunu yapmaya kalktığınızda yazdıklarınızın basılmayacağını önceden bilirsiniz çünkü; çalıştığım gazetede bana düşüncelerimi açıkça yazmak için değil, tersine yazmamam için haftalık bir ücret ödüyorlar. i̇çinizde benzer biçimde benzer ücretler alan başkaları da vardır. düşüncelerini açıkça yazacak kadar salak olan herhangi biri, sokaklarda başka iş arıyor olacaktır.

gazetemin herhangi bir sayısında gerçek düşüncelerimi yayınlamaya kalksaydım, 24 saat dolmadan işimden atılırdım. gazetecilerin işi; gerçeği yok etmek, düpedüz yalan söylemek, saptırmak, kötülemek, servet sahiplerine dalkavukluk etmek, kendi gündelik ekmeği uğruna yurdunu ve soyunu satmaktır. bunu siz de biliyorsunuz ben de!

öyleyse şimdi burada, ‘bağımsız özgür basının’ şerefine kadeh kaldırmak saçmalığı da nereden çıktı? bizler sahnenin arkasındaki zengin adamların oyuncakları, kullarıyız. bizler ipleri çekilince zıplayan oyuncak kuklalarız. yeteneklerimiz, olanaklarımız ve yaşamlarımız, hepsi başkasının malı.

bizler entellektüel fahişeleriz.