kartal anadolu imam hatip lisesi mezunu, nlp uzmanı ve davranış bilimci eğlenceli birisi. bir zamanlar moral fm'de bilinçaltıma indim döneceğim programını sunardı.
canlı olarak da gördüğüm birisidir. :)
lisede önder imam hatipliler derneğinin bir kampına katılmıştım. (o sıralar da programının takipçilerindenim) kamp programımız biraz enteresan olduğundan konuşmacı olarak kimlerin geleceğini söylememişlerdi. insan bir söyler dimi? ona göre araştırma yapalım, konuşmacıya zor sorular soralım. neyse sabah orman yürüyüşümüzü yaptık. ardından mescide çağırıldık. (mescid, hem namazlarımızı kıldığımız hem de konuşmaların çeşitli programların yapıldığı genişçe bir mekan) kapının önünde dünyanın en zor çıkarılan ayakkabılarından converse larımı çıkarmaya uğraşırken az ileride siyah güneş gözlüklü, haşufmanlı bir adam gördüm. sonra içeri arkadaşlarımın yanına geçtim. elimde de not defterim kalemim hazır. sonra konuşmacının teşrif ettiğini söylediler. bir de baktık kiii o adam fatih abadi imiş.
içimden ''ben bu adamın radyo programını dinliyoruuum!'' diyorum. arkadaşıma falan da söylüyorum ama beni takmıyor. çünkü adamın aurası var. evet. neyse dinledik. konuşmasının konusunu hatırlamıyorum aklımda iki şey kalmış. birincisi recep tayyip erdoğan'ın beden dili asistanıymış, ikincisi payitaht dizisinin başlarında abdülhamid'in duruşu doğru değilmiş. es film ile iletişime geçip düzeltmelerini sağlamış.
sonuç: konuşması hiç benlik değildi. beğenmedim. daha farklı bir şeyler beklerdim.
pişmanlık: konuşma bitti herkes onunla fotoğraf çekinmek için sıraya girdi. radyo programıyla ilgili bir şeyler soracağım ama cesaretim sıfır. soramıyorum. geriliyorum. herkes neden fotoğraf çekiniyor anlamıyorum. konuşması zaten güzel değildi. sonra kızın biri geldi ''fotoğrafımızı çeker misin?'' dedi. çektim ve hüzünle kulübeme doğru yol aldım...
canlı olarak da gördüğüm birisidir. :)
lisede önder imam hatipliler derneğinin bir kampına katılmıştım. (o sıralar da programının takipçilerindenim) kamp programımız biraz enteresan olduğundan konuşmacı olarak kimlerin geleceğini söylememişlerdi. insan bir söyler dimi? ona göre araştırma yapalım, konuşmacıya zor sorular soralım. neyse sabah orman yürüyüşümüzü yaptık. ardından mescide çağırıldık. (mescid, hem namazlarımızı kıldığımız hem de konuşmaların çeşitli programların yapıldığı genişçe bir mekan) kapının önünde dünyanın en zor çıkarılan ayakkabılarından converse larımı çıkarmaya uğraşırken az ileride siyah güneş gözlüklü, haşufmanlı bir adam gördüm. sonra içeri arkadaşlarımın yanına geçtim. elimde de not defterim kalemim hazır. sonra konuşmacının teşrif ettiğini söylediler. bir de baktık kiii o adam fatih abadi imiş.
içimden ''ben bu adamın radyo programını dinliyoruuum!'' diyorum. arkadaşıma falan da söylüyorum ama beni takmıyor. çünkü adamın aurası var. evet. neyse dinledik. konuşmasının konusunu hatırlamıyorum aklımda iki şey kalmış. birincisi recep tayyip erdoğan'ın beden dili asistanıymış, ikincisi payitaht dizisinin başlarında abdülhamid'in duruşu doğru değilmiş. es film ile iletişime geçip düzeltmelerini sağlamış.
sonuç: konuşması hiç benlik değildi. beğenmedim. daha farklı bir şeyler beklerdim.
pişmanlık: konuşma bitti herkes onunla fotoğraf çekinmek için sıraya girdi. radyo programıyla ilgili bir şeyler soracağım ama cesaretim sıfır. soramıyorum. geriliyorum. herkes neden fotoğraf çekiniyor anlamıyorum. konuşması zaten güzel değildi. sonra kızın biri geldi ''fotoğrafımızı çeker misin?'' dedi. çektim ve hüzünle kulübeme doğru yol aldım...
