hayat tarzına dönüşmeyen din – dertli sözlük
hayatın - en küçük detay dahil- bütün alanlarına sirayet etmemiş, yaşanmamış din.
islamın ve sünnetin özünün idrak edilmemesinden mütevellit, taklitte takılı kalan, tahkike geçmeyen islam.

taklit daimi olmamalı, taklitte ısrar eden, tahkik için gayret etmeyen kişinin imanı ve ameli hem kişiye hem çevresine hem de temsil ettiği manaya zarar verir.

bu hususla ilgili şahit olduğum iki hadiseyi sizlerle paylaşayım.

birincisi;
üsküdar'da bir camide namaz sonrası, bir arkadaşımla oturmuş, kalorifere yaslanmış, istirahat ediyoruz. birkaç metre önümüzde, hafif çember sakallı takkeli bir amca namaz kılıyor. amcamız namazını kıldı, cebinden misvak çıkardı, dişlerini misvakladı. kalktı, bize selam verdi, su sebiline doğru yürüdü. oturarak üç yudumda su içti.

- görüyor musun, müslüman ne güzel, islam ne güzel. ibadet, temizlik bir arada. su içmenin bile edebi var. elhamdulillah.. dedik. bu minvalde kendi aramızda birkaç kelam ettik.

biz adamcağızı takdir edip, gaza gelmişken, kafamı bir çevirdim. adam hanımlar kısmının kapısını açmış, hanımına sesleniyor, 'namazını kıldıysan gel gidelim' diye. içerden bir hanım ses etti de kafasını geri çekti.
yahu dedim, mesele ne sakal ne misvak ne de su içmek. hassasiyet, kitabi olmayan, kitapların sevap kazanma yöntemleri bahsinde geçmeyen noktalardan anlaşılır.

ikincisi taze, bu gece yaşanmış bir hadise;
30lu yaşlarda, sakallı, cübbeli, sarıklı bir abi hanımı ve çocuğuyla birlikte birkaç adım önümde yürüyorlar. adam çocuğun elindeki meyve suyunu aldı, hafif salladı, dibinde az kalmış demek ki; durdu, oturarak içti ve 2 metre ötede çöp kutusu bulunduğu halde çöpü yere attı. hayret ettim. hiç yapmayacağım bir şeyi yaptım ve adama yaklaştım, selam verdim:

- selamun aleykum hocam.
+ ve aleykum selam.
- hocam iki saniyenizi alabilir miyim? bir şey soracağım da.
+ tabii, buyrun.
- şöyle kenara çekilsek, islami ve şahsi bir mesele de, aileniz işitmese daha iyi olur.
+ (son derece babacan bir tavırla, koluma da girerek) buyur şöyle gel kardeşim, dinliyorum.
- lütfen yanlış anlamayın, benim adım s..... maksadım asla sizi rencide etmek değil. ama dayanamadım. siz neden cübbe-sarık giyiyorsunuz. ve dikkatimi çekti, meyve suyunu neden oturarak içtiniz.
+ müslüman kılık kıyafeti ile ben müslümanım demelidir. vs.vsvs bla bla..
- peki hocam, kılık kıyafetiniz ve yemeniz içmeniz ile taklid ettiğiniz peygamber de çöpünü yere mi atardı? yani sizin temsil ediyorum dediğiniz dinin fertleri çöplerini yere mi atarlar?
inşallah sizi incitmemişimdir hocam, hakkını helal edin. geceniz hayrolsun.

adam beni anladı mı, çöp halen yerde mi bilmiyorum.

özü idrak edilmemiş, bonus sevaplar kazanmak için ifa edilen peygamber davranışları sünnet değil, sünnetin manası bu değil. en azılı düşmanı bile peygamber efendimiz hakkında; çevresi pislik içinde, kaba, düşüncesiz vs demedi, diyemedi.

daha da fazla yazıp, tanımı iyice uzatmak istemiyorum ancak bu kadar parlak bir mananın temsilcilerinin bu kadar hoyrat, hodbin, kaba olması üzüntü verici.

hayatın her alanında; nezaket, nezafet, nezahet temel davranış şekli olacak ki; sünnetin güzelliği tecelli etsin.

(bkz:nezaket nezafet nezahet)
(bkz:gizli tahammül)
hayat tarzına dönüşmeyen din, "mehcur" bırakılmış dindir. ol dindir ki, her kişi cebinde taşır, er kişi ahvalinde taşır.
sadece kitaplarda, zihinlerde kalır. ve insan nasıl yaşıyorsa öyle inanmaya başlar, böylece sonunu hazırlar.