hugo – dertli sözlük
yönetmenliğini martin scorsese'nin yaptığı 5 dalda oscara aday gösterilen 2011 abd yapımı biraz macera biraz dram soslu aile filmidir.

görüntü yönetmeninin takdire şayan işçiliği, bir çok sahnede görsel bir seyir zevki sunmakta. film ara ara ağır ilerliyor olsa da, genel olarak akıcı.

insanın bulunduğu yerin, sahip olduğu imkanların ve özelliklerin muhakkak bir sebebinin olduğu vurgusunu taşıyan, özellikle çocuklarla izlenip üstüne konuşulabilitesi olan bir film.

benden on üzerinden yedi çalışır.

(http://www.imdb.com/title/tt0970179/)
ankara'da faaliyette olan gönüllülük projesi. açılımı hastalıkla uzlaşan gönüllüler ordusu.
her hafta pazar günü sami ulus çocuk hastanesine gidip dışarı çıkamayan çocuklar için dışarıyı hastaneye getiren proje.*
bir de vi̇ctor hugo vardir ki fransız yazardır. pek çok romanı, şiiri, oyunu vardır. sefiller, notre damnenin kamburu gibi pek meşhur romanları da mevcuttur.
insana benim amacım ne diye sorduran, görsel açıdan gerçekten çok başarılı, çok hoş bir film. sadece, insanların fransa'da neden ingilizce konuştuğunu anlayamadım.
oynadık onunla, ordan oraya zıplattık onu. çocukluğumuzda, çok çilemizi çekti. hakkını helal etsin. bir de victor hugo var ki; onunki tam bir sefillik...
victor hugo, ardında "nişanlı'ya mektuplar" gibi bir edebi şaheser bırakmıştır. nişanlısı adéle'ye yazdığı mektuplardan oluşmuştur. aşkın beden değil ruh işi olduğunu ispat eden bir kitaptır.
martin scorsese'nin ilk 3d film çalışmasıdır.

sinema tarihinin ilk bilim kurgu filmlerini çeken georges melies'in hayatını anlatmaktadır. filmde melies'in filmleri diye gösterilen görüntüler gerçekten de melies'in filmlerine ait görüntülerdir, kurgu değildir. bu filmler aynı zamanda ilk renkli film çekimlerini de yansıtmaktadır.

film çocukların izleyebileceği hassasiyette hazırlanmıştır. öyle ki ayağı savaşta sakatlanmış ve bir demir mekanizma yardımıyla çalışan istasyon görevlisinin ayağını ilk başta protez yapmayı ve bir sahnede kazayla fırlamasını kurgulamışlar daha sonra çocuklar korkar diyerek bu sahneden vazgeçmişlerdir.