inanç özgürlüğü – dertli sözlük
bireyin istediğine inanabileceğini ifade eden özgürlük düşüncesi. bireysel özgürlüğün bir alt başlığıdır.

dinimizde zorlama yoktur. kişi istediği dine inanabilir. müslümanın görevi tebliğ etmektir. hidayet allah'tandır. bu nedenle müslüman görevini işler gerisi allah'a aittir. eğer inkar ederse hesabı allah'a aittir.

“allah, her kimi doğruya erdirmek isterse, onun göğsünü i̇slâm’a açar. kimi de saptırmak isterse, onun da göğsünü göğe çıkıyormuşçasına daraltır, sıkar. allah, inanmayanlara azap ve sıkıntıyı işte böyle verir” (en’am, 6:125) ayeti ile hidayetin de dalaletin de allah'tan olduğu anlatılır.

"artık sen öğüt ver! sen ancak bir öğüt vericisin.sen, onlar üzerinde bir zorba değilsin." (gaşiye 21-22) ayetleri ise bir müslümanın vazifesini net bir şekilde anlatır.
kişinin bir dine inanıp inanmaması noktasındaki özgürlüktür.
bir de dinimizde zorlama yoktur anlayışı var. bu doğru ama böyle bir ifadeyi savunma sistemi haline getirmek sakıncalıdır.
bin örnek verirsek, müslüman ama namaz kılmayan, oruç tutmayan birisi için:" dinde zorlama yok, oruç tut, namaz kıl dememe de gerek yok" anlayışı sakat bir anlayıştır.
böylesi bir anlayış, tebliğ faaliyetlerini de sıfıra indirger.
biz elimizden geleni yapacağız. gerisi allah'ın takdiri.
ferdin neye inanacağını seçmekte özgür olmasıdır. bu konuda "dinde zorlama yoktur." ayeti yanlış anlaşılmakta ve yanlış anlatılmaktadır. ayette geçen zorlama din seçimiyle alakalıdır. din seçmek konusunda zorlama yoktur fakat i̇slam'ı veya herhangi bir dini seçtikten sonra o dinin içerisinde zorlama vardır! kişi birçok sorumluluk ve kurallardan yükümlüdür. bir müslümanın ilk başta i̇slam'ın şartları olmak üzere yerine getirmesi gereken birçok yükümlülüğü vardır. müslüman hayatını kuran'a ve sünnete göre yönlendirmesi gerekir. "ben dinde özgürüm, namaz kılarım ama zekat vermem." gibi bir düşünce yanlış olmakla beraber, dinden çıkmaya kadar götürür. zaten kişi hayatını i̇slam'a uygun bir halde yaşarsa o zaman asıl özgürlüğü bulur. uzun süre boyunca hapishanelerde kalan said nursi; "o'nu (allah'ı) tanıyan ve itaat eden zindanda dahi olsa bahtiyardır, özgürdür." der. suriye'de kaçırılıp 60 gün boyunca hapishanede tutulan adem özköse; "eğer allah'a gerektiği kadar inanıyor ve güveniyorsanız, içinde hareket edemeyecek kadar küçük olan bir hücrede bile dünyanın en hür, en özgür insanısınızdır." demiştir.
devletimizce 'dayatıldığına' göre, laikliğin getirisi olarak ve ayrım yapılmaksızın her bireye verilen hak.

zaten inanmanın tutsaklığı(*) nasıl olabiliyor ki!
boşuna denmemiştir; "i̇man varsa imkan da vardır" sözü.
sonradan kazanılan bir özgürlüktür.
herhangi bir şeye inanmaya başladıgınız zaman (*) kimse size tamam demez.yadırgarlar, küçümserler ama bunu özgür iradenizle seçtiğinizi kabullenmezler, bir nevi baskı altında olursunuz.
eğer inandığınız üzere sebat eder, ciddi bi duruş sergilerseniz size ilişmezler; saygı duymaya başlarlar.sizde inanç özgürlüğünüzü kazanmış olursunuz.