medine de zaman – dertli sözlük
dinlerken göz yaşlarımı tutamadığım, hasret ve özlemimi ziyadesi ile artıran bir şiir.:(medine’de sabah başkadır.i̇nsanlar sevinçle uyanırlar,ezan-ı muhammedi yükselir. mescid-i nebevi’denve medine sokakları bayram yerine döner.bir dede hanımının elinden tutarak yürür.bir çocuk mescidin bahçesinde koşar özgürcesabaha kadar yeşil kubbeyi seyreden bir genctebessüm ederek girer babus selam kapısındanyeşil elbiseleriyle mescidde hizmet edenlere imrenir bir peygamber aşığı...bir peygamber aşığı ümmet-i muhammed’i koklargözlerini yumarak...bir kuş uçar cennet bahçesinin üstünden.bir tekbir yayılır boşluğa.bir hasret dillenir yüreklerdeve “bir” olana ibadet edilir. kimi ravza-i mutahhara’da kılar namazıkimi ashab-ı suffenin yerindeşemsiyelerin altında saf tutar kimikimi mescidin bahçesinde.ve hıçkırıklarla secdeye kapanırlar.sonra otellere dönülürgüneşin huzur veren ışıklarıyla.yeni kafileler girer medineyeotellerin arasından yeşil kubbeyi arayan gözlersalat-ü selamlarla yıkanır.kimi kafilelercennetül bakî’dedir.kimisi medine’yi dolaşır otobüslerlemihr ali abiden uhud’u dinler.hz. hamza’yı dinler.asr_ı saadeti yaşar peygamber misafirleri.medine’de öğle başkadır.güneş ikindiye kadar yalnızdır medine sokaklarındaçünkü güneş kıskançtır.habîb-i zîşan’la başbaşadır.kainatın güneşinden güç katar gücüne.ve ikindi namazından sonra dükkanlar açılır.buhurdanlıklarda tüten kokularnazlı nazlı etrafa yayılır.kasr-ı halife oteline giden bir babaanne yolda torunlarına oyuncaklar alırhurmaları yüklenmiş bir delikanlı eşiyle birlikte yürürmelekler tebessüm eder onlaradua eder.bir kasetçiden kabe imamlarının sesi yükselir.vahyin yıkadığı yüzler dolaşır pazarlardamedine halkı güler yüzlüdür.çünkü onlar ensar’ın torunlarıdır.rasulullah’ın komşularıdır.çok hassastır kalpleri.bunu bilen bazı misafirlermescid-i nebevi’de kazandıklarını hayatları pahasına korumaya çalışır.ama bazılarısanki sadece alış verişe gelmiş gibi,kavga gürültüyle geçince günlerive unutunca medine’yi“yazık oldu” der meleklermilyarlarca insanın içinden seçildiburaya geldiama yazık etti, yazık etti.medine’de akşam başkadır.zemzem bidonlarından zemzem içilirve ikram edilir yanındakilere.şemsiyeler kapanır yavaşça,kubbeler açılır.gökyüzü tüm ihtişamıyla meydana çıkar.kimse yıldızları fark etmez nedensekainatın güneşinin yanında yıldızlar farkedilmez.ebuzer gıfari caddesini yağmur ıslatmasa dahasret gözyaşları ıslatır.sıra sıra dizili ankesörlerdenfarklı dillerde konuşmalar yapar.farklı renklerde insanlar.heyecanla konuşan biri şöyle der:“i̇nanamazsın, şu anda seninle konuşurken mescid_i nebevi’ye bakıyorum.on tane minare sanki arşa yükselmiş gibi.öyle heybetli görünüşleri var ki anlatamam.bu gün ikindi namazını ravza-i mutahhara’da kıldımhem de hz.aişe sütununun önünde.allah sana da nasip etsin.i̇nşallah dönünce anlatırım.medine’de gece başkadır.peygamber misafirleri dalınca uykuyamelekler iner kubbetül hadra’ya.ve uzaklarda, çok uzaklardamedine hasretiyle yanan yüreklerden selamlar iletilir sultanlar sultanına.“ya rasulallah” demiştir biri“bu yıl da nasip olmadı medine’ne gelmek!ravza’nın kokusunu koklamak nasip olmadı.umre’ye gidenleri görünce boğazıma bir şey takılıyor.hep selam gönderiyorum sanageçenlerde umreden dönen bir arkadaştespih verdi bana. medine’den almış.tespihi sabaha kadar kokladım.i̇nşallah bu yıl gelirsem o tespihi de getiricem.sana salat ve selam olsun ey gönlümün sultanı.medine’de zaman başkadır.medine’de herşey bir başkadır.(bkz:http://dursunalierzincanli.com.tr/albumdetay/31)