van gölü

gurbetten memleketine dönen vanlının mutluluğudur. karadan ve havadan herhangi bir taşıtla geldiğinizde sizi ilk karşılayandır. tepeleri karlı uçsuz bucaksız dağlar aşılıp geçildiğinde 7 farklı turkuaz tonuyla selamlar sizi. vanlı denizini gördüğünde çehresi güzelleşir, kalbinin ritmi artar çünkü o artık kavuşmuştur memleketine..
(bkz:van denizi)

ahlat, tatvan ve adilcevaz gibi bitlis'in bazı ilçeleri van gölünün kıyısındadır.

suyunun astım gibi kronik akciğer rahatsızlıklarına iyi geldiği tesbit edilmiş.
(http://www.radikal.com.tr/saglik/astim_recetesine_van_golu_suyu-1193192)

çok iyi bir leke çıkarıcı olduğu zaten biliniyordu. gölde halı-çamaşır yıkayan teyzelerin deterjan almazlar, kullanmazlar.
bazı deri hastalıklarına iyi gelir. cildde yara izi filan bırakmaz.

bütün bunların hikmeti suyun dolayı oluşu ve van'ın türkiye'nin güneşli gün sayısı en fazla olan şehirlerinden biri olmasıymış. (haber'de dünyada demiş ama o biraz abartı.)

daha evvel yazılmamış; yoğunlu görece fazla olduğundan mütevellit küçük yaşta yüzmeyi öğrenmek için de en ideal sulardan biridir.

bir göl için fazla güçlü dalgaları var. mesela 3 metre derinlikte yüzerken dalgaların arasından yumruk kadar büyük bir taş kafanıza doğru gelebilir.
(mezkur taşın van gölü canavarı tarafından atıldığı iddia edildi.)(*)

suyunda çamaşır yıkayan kadınların deterjana para vermedikleri gölümüz.

yanı başında 60 derece sıcaklıkta termal su bulunmuştur. (*)

bir ara canavarı bile vardı.

van ferit melen havaalanından göle doğru tırmanan uçağın penceresinden bakınca yok bu göl filan değil ancak bir denizdir diyor, van denizi dedikleri için vanlılara hak veriyorsunuz.

muhteşem bir mavilik, ufuk çizgisi vs.. uçağın ilk 5 dakika süren kalkış süresinde herhangi bir toprak parçası görünmüyor bile..

sodalı suyu sebebiyle çıkar çıkmaz duş almazsanız zamanla koyu renkli saçları açık renkli hale getirir.

sözlükteki vanlı insanlari ifşa etmiş başlık.