-seviyor musun? + "hayır." -saygı duyuyor musun? +belki.-niye sevmiyorsun? +bu kadar abartılacak bir kişilik olduğunu düşünmüyorum. allah ona o kaderi yazmış ve o bilinmiş o tanınmış. onun yerine sen olsaydın sen tanınıp sen bilinecek idin.-sevmiyor isen niye saygı duyuyorsun o zaman?+saygı duymak ile sevmek ayrı şeyler çünkü. herkesi sevmek zorunda değilsin ama herkesin kişilik ve yaptıklarına saygı duymak zorundasın. saygı duymayı da bilerek yapmalısın. eğer yaptıkları sana uygun olmayan şeyler ise karşılığında itirazını dile getirmek şartı ile. -peki nankörlük değil mi senin bu yaptığın?+hayır zannetmiyorum. yaptıklarını hiçe saymıyorum ama yaptıklarının hepsine de körü körüne bağlanmamanız gerekir. onu putlaştırıp her şey onun sayesinde imiş gibi davranmamak ve böyle düşünmeyenleri hiçe saymaya hakkınız yok: çünkü halkın dökülen kanlarını, babasız kalan yetimlerin göz yaşlarını unutmayın. atatürk'ü seviyor musun yerine senin vatanın için canını veren, uyumadan yorgun savaşan, kanını toprağa döken, hiç ama hiç tanımadığın o şehidi seviyor musun diye sor. sor bakalım da asıl saf sevginin ne olduğunu gör. (bkz:atarlı entrylere örnek olarak sayanlar olacaktır)
