bedelli askerlik – dertli sözlük
paralı askerlik.. yaşa, maaşa, yurt dışında çalışmaya bağlı..
şu sıralar tekrar gündemde, 35 yaş ve üstü için konuşuluyor imiş.

(http://dunyabulteni.net/?atype=haber&articleid=173762)

(bkz:mehmet bey)
asıl bedelli askerlik beden ile olandır, bazen kolunu ödersin bazen bacağını bazen canını, diğeri ise paralı askerlik olur.
tüm gelişmiş ülkelerin profesyonel askerliğe geçtiği bir dönemde türkiye'de hala 20 yaşındaki toy delikanlılar askerliğe alındığından her 10 yılda bir gündeme gelmesi zorunlu hale gelen bir durumdur bedelli askerlik. i̇nsanlar hayat düzenini tam oturtmuşken askere alınır, her şey allak bullak olur. oysa profesyonel orduya geçilse ve tüm erkeklere 20 ila 30 yaş arasında istediği bir zamanda üç aylık bir askeri eğitim verilse hem silahlı kuvvetlerde bir devamlılık ve profesyonellik olur, hem de tüm erkekler üç aylık dönemde gerçek bir askeri eğitim alacağından gerekli görüldüğünde askere alınabilir.
oysa mevcut durumda askere gidip de tek mermi sıkmayan, silah eğitimi almadan dönen insanlar biliyorum.
dedem zamanında 2-3 yıl askerlik olduğunu düşünürsek, buna hava değişikliği olarak nitelendirebileceğimiz ufak bir gezinti diyebiliriz. hem tebdil-i mekanda ferahlık vardır. (*)
parayla satın alınabilecek şeylerin olduğunu gösteriyor bu. paran kadar yaşar, paran kadar konuşur, paran var ise, varsındır. askerlik de yapmazsın, istediğini de alırsın, istediğini de söylersin. ellerine verilir al bu hakkın diye, neymiş para önemliymiş.
bakanlar kurulu bugün masaya yatıracakmış.
çıkacak kararı bekleyenler var.
(http://www.timeturk.com/tr/2011/11/14/bedelli-4-ayri-secenekle-bugun-masada.html)
aklıma vicdani red cevabı vererek mahkemelik olan, bazı çevrelerce kabul etmediği halde "islami red" duruşu sergilediği söylenen enver aydemir'in mahkeme savunmasını getiren başlık. türkiye'de kapital sistem içinde şişirilen milliyetçilik duyguların kullanılarak baskı haline getirldiği 15 ay askerlik için olumsuz tavır kullanan enver aydemir aşağıdaki bağlantıda gerekli savunmayı yapmıştır. ayrıca kanımca tevhid inancını idrak etmiş her bireye hepsi değilse de birçoğu mantıklı gelecek cevaplar içermektedir.
buyrun : (http://enveraydemirinisiyatifi.blogspot.com/2010/06/enver-aydemirin-mahkemedeki-savunmasi.html)
bizim satın aldığımız silahların üretici firmaları başta muhteşem(*) ödüle ismi verilmiş alfred nobel'in isveç/isviçre menşeili, amerikan,rus ve israil menşeili savunma ve saldırı gereçleri üretim firmalarıdır.
bak allah'ın işine ki, aynı silahlar ve gereçlerden pkk'da da var. şu an yaşadığımız durum afrikadaki iç kabileleri birbirine düşman eden sistemin yaşattığı durumdan farksızken, bir şehit olayı ile depremzedelere bile yardım için bayrak gönderilirken, hazine deprem vergilerini bile yol yapımına kullanmak zorunda kalacak kadar zayıflamışken bedelli askerliğe alınan tavrın bilinçaltını algılamak zor.
bahsi geçen savunmanın resmi açıklamasında da bahsedildiği gibi neredeyse 800.000 olan askeri personelin yarısından fazlası geri hizmette kullanılıyor. bu geri hizmetin çoğunluğu da benim kuzenimin yaptığı gibi subayların evlerinde eşlerine servis, yemek organizasyonlarında hizmet ve köpeklerini gezdirip, arabalarını yıkayıp bahçelerini temizleme işinde. (*) ama bu gençler askerlikleri bitince kpss gibi aşamalı sınavları katedip yüksek puanlar aldıkları halde atamayı beklemekteler. binlerce hem de. onların bıraktığı askeri boşluğa da başka bir aile geçindiren adamı işinden gücünden edip, 15 ay geri hizmete tabii tutmaktalar. bu döngü yıllardır böyle sürüp gitmekte...

peki desek ki, işi gücü düzeni yerinde olanlardan bunun karşılığında vergisi alınsa, bunun bedeli ile kpss atama kuyruğunda bekleyen gençleri askeri memuriyet hali ile geri hizmette değerlendirip, istihdam sorununu da çözmüş olsak dense...
er eğitimini kısa dönemde alıp, tecrübesizliği ile dağda avlanacağına, profesyonel asker kadrosu (bordo bereli) çoğaltılıp güneydoğu'da pkk'nın kabusu bu askerler ile huzur sağlansa...
bir de şu an hükümetin başarılı olduğunu düşündüğüm dış politik tavırlar ile pkk'nın söz konusu ülkerden beslenmesi engellense kötü mü olur ?

ama olmaz! o gençler 3 aylık eğitimle dağa gönderilmeli ve silah tüccarları ile siyonizm hesapları arasında can vermeli. belki sivil yaşamında memlekete daha çok faydası olacakken, dağda şehit olmalı.

ama vatan, millet, sakarya...
bugün allah için ölmeyi göz önüne almayacak adam zaten bir çanakkale, sakarya, antep,kafkasya savunmasında da kaçar. bugün yabancı bir donanma çanakkale'ye bir mermi atsa memleket dökülür. o paralı askerlik yapmış gençler de. vatan sevgisini 15 ay geri hizmette rütbeli hizmetçisi olmakla ölçmemeli. özellikle milliyetçiliği reddedip, ama saklayamayan müminlere yakışmayan bir tavır olur bu. mevcut muhalefet zihniyetinden bir farkı olmalı. varsa bile bastırmalı bunu, yok etmeli.

ayrıca konu ile ilgili namık kemal zeybek'in resmi açıklaması :
“zorunlu askerlik, tarihimizin bozulma döneminde bize sokuşturulmuş olan bir sistemdir. bizim tarihimizde böyle bir sistem yoktur. bizim ordumuz, tanzimata kadar profesyonel ordudur, yeniçeriler, sipahilerdir. ‘her türk asker doğar.’ niye? her türk askerlik yaparsa, bilimi kim yapacak? tam tersine bizim tarihimizde 19. yüzyılın ortalarına kadar, zorunlu askerlik yok. tamamen yetişmiş, meslekten askerlik var, erinden en üst rütbelisine kadar. osmanlı, okumuş adama o kadar değer veriyordu ki, 1914 yılına kadar okumuşları askere almıyordu. yedek subaylık, 1914’te türk ordusunu yöneten almanların bir tercihi ve zorlamasıdır.”