inanıyorsanız tüm dertlerin çaresi.
ölmek
firâz-ı zirve-i sinâ-yı kahra yükselerek
oradan,
oradan düşmek, ölmek istiyorum
cevf-i ye's-âşinâ-yı hüsrana...
titrek
parıltılarla yanan bir mesâ-yı mezbaha-renk
dağılırken suhûr-u uryâna
firâz-ı zirve-i sinâ-yı kahra yükselerek
oradan,
oradan düşmek, ölmek istiyorum
cevf-i ye's-âşinâ-yı hüsrana...
kanlı bir gömlek
gibi hârâ-yı şemsi arkamdan
alıp sürükleyerek
o dem ki refref-i hestîye samt olur kaim
ve bir günün dem-ı âlâyiş-i zevâlinde
sürüklenir sular âfâka şu'le halinde
o dem ki kollar açar cism-i na-ümide adem,
bir derin sesle ´´haydi!´´ der uçurum,
o dem,
firâz-ı zirve-i sinâ-yı kahra yükselerek
oradan,
savt-ı ümmîd-i kalbi dinlemeden
cevf-i hüsrana düşmek istiyorum.
(bkz:ahmet haşim)