hayatında hiç dizi izlemeyen insan sendromundan kurtulmak için başlayıp bir süre sonra iyice cıvıyınca bıraktığım kurtlar vadisinden sonra seyrettiğim dizi. dizi zaman zaman bir olay etrafında sıkışıp sıksa da insanı, genel olarak iyi bir şeye benziyor. izleniyor. sonuçta izlerken başka şeyler de yapabilirsiniz. mesela yemek yersiniz bir yandan.
ramiz karaeski, kerpeten ali ve melahat hanım karakterleriyle başarılı olan dizi.
kurtlar vadisine özenen amma velakin onun tırnağı bile olamayan dizi.
nalet getiren yeni neslin deli yurek'i.
diyalogların hoş olduğu lakin izlerken gelen sağanak ihtiraslarla izleyicisini boğan koyu pembe dizi.
senaryosu son derece sağlam yazılmış,müziği etkileyici olan ve diyalogların sarsıcı olduğu dizi.
parasızlıktan on kez ara verilmiş bir kez kanal değiştirmiş dizi, izlenme sebebi imirzalı etkisi, ramiz karaeski.
edit:tek iyi karakteri öldüren senarist dizinin mutlu sonla bitme ihtimalini de öldürmüştür.
edit:tek iyi karakteri öldüren senarist dizinin mutlu sonla bitme ihtimalini de öldürmüştür.
pek tv izledğim söylenemez ama haber arası kanal zaplarken karşıma çıkan ve tam o esnada söylenen "eğer karanlıklar görünmeye başladıysa günahlar ortaya çıkmış demektir..suçlu günahı işleyen değil, karanlığı getirendir!! (ezel)" repliğini unutamadığım ve haberleri bırakıp o bölümü sonuna kadar izlediğim dizi.
televizyondan takip edemediğim, gecikmeli de olsa netten izlediğim dizidir. vicdan, gönül, vefa, sadakat kavramlarını güzel işlemiştir.
w. shakespeare' den, mevalana' dan alınan güzelim veciz sözlere yer verilen, tahmin edilemeyen akıllara zarar senaryosu olan, hiçbir şekilde müziklerin iğreti durmadığı, oyunculukların (*), çekimlerin gaayet harikulade olduğu, beni kendisine bağlamış olan dizi. valla siper, ilk defa türkler adam gibi dizi yaptı dedirtti.
