yedi hilal

asım gültekin'in de kurucuları arasında olduğu yeni bir islamcı gençlik derneği.

(http://gencdergisi.com/2802-yedi-kitaya-yedi-hilal-.html)

'yedi hilal okuma grupları' adı altında katılım gösteremeyenleri kıskandıracak okumalar yapılacakmış.

(http://www.youtube.com/watch?v=aiv5c65bors&feature=share)
(http://www.youtube.com/watch?feature=player_embeddhttpwww.facebook.commufid.yukseled&v=aiv5c65bors)

bu gün üsküdar da açılışı olan ve benim gitmek için çırpındığım -uyuşukluktan çok da çırpınmadığım- ama gidemediğim dernek.

evvela;
insanlığa hizmet yolunda adım atan, adım atmaya niyet eden, adım atmayı arzu eden herkesin ayakları başımızın üzerindedir. daim olsunlar, kaim olsunlar, mübarek olsunlar.

kıymetli dostum joker ile birlikte açılışında bir müddet bulunduk.
güzel niyetlerle yola çıkan, daha iyiyi arzulayan bir görüntü vardı. başlangıçlar hep böyledir, inşallah hep böyle olur.

gençlik hareketlerine dair kanaatimi daha evvel yazmıştım, tekrar lüzum yok: (bkz:[entry]392797[/entry])

yedi hilal diğer gençlik hareketlerinden farklı olarak camianın yazar-edebiyatcı-şair abi ve ablalarının toplu desteğini almış bir hareket, hatta hareket değil kurum. zaten açılışın da profesyonel olması, maddi imkanlarının da olduğunu gösteriyordu. bu imkan ve destek güzel işleri gerektirir.

tabii, gençler için çalışan, yol çizen 40 yaş üstü abiler mi efdal yoksa gençlerle bir hareket eden, onları dinleyen, hedef çizen ama dileklerine de kulak veren genç abiler mi?
bizim peygamberimiz de gençti, dostları da.
inşallah yedi hilal de ikincisinden olur.

açılışında güzel bir espri vardı. liseli bir çocuğu kıymetli hocamız diye takdim ederek sahneye aldılar. o da baya heyecanlı bir konuşma yaptı konuşmasının sonunda matematik yazılısı için dua istedi.

agd nin kopma bir dernek 27 şubat oldumu erbakan hocadan bi söz paylaşırlar.genelde reisçidir

ankara'daki şubesini tanıma imkanım oldu:

ergenliğin bir sorun olarak görüldüğü toplumumuzda, peygamber efendimiz(*)'in en önemli sünnetlerinden birini yerine getiriyorlar ve gençlere sorumluluk veriyorlar. onlara güvendiklerini, verilen sorumluluğun altından kalkabileceklerinini hissettiriyorlar. özgüven aşılıyorlar. gençleri 90'lı yılların mücahit ruhlu ezgileriyle besliyorlar. gezi, piknik, yürüyüş, miting; tüm bu organizasyonlarda 12 yaşından 20-25 yaşa kadar gençler görev alıyor. mesela bir piknik organizasyonunda katılım durumunuzla ilgili muhatap olarak sizi 15 yaşındaki bir genç arıyor. 18 yaşındaki bir genç ekibini toplayıp istanbul gezisi düzenliyor. filistin'e destek yürüyüşünün afişlerini kızılay meydanına yine bizim "çocuk" diyebileceğimiz yaştaki gençler asıyorlar. elbette ki başlarında yöneticiler, sorumlu olan kişiler var ve yapılan faaliyetler yasal çerçeve içerisinde... zannımca yöneticiler kasıntılı, gergin, baskıcı değil; gençlerin kıymetini bilen, halden anlayan, hataları düzelten, sorumluluk verirken hata yapma opsiyonu da sağlayan anlayışa sahip insanlar... tüm bunları yaparken de hiçbir partinin ya da cemaatin propagandası içerisine de girmiyorlar. allah yollarını açık etsin.