hased – dertli sözlük
bir nimetin, rızkın kula verilmesine razı olmama. allah'a itiraz etme.
kelimenin tam manasıyla: zulüm.
çünkü insana ait her türlü haktan rahatsız olup, o hakkı gaspedene zalim deniyor.
allah'ın taksimine razı olmamaktır.
ciddi anlamda düşünüldüğünde korkutan bir haldir.

imam gazali'nin ihya-ı ulumiddin'de uzun bir bölüm ayırdığı bahis.

beş kısımda incelenmiş, ksaca özetleyeyim:(*)

(*) madem bende yok, sende de olmasın diyenler.(*)
(*) sende var ama bende niye yok diyenler.(*)
(*) sendekinden bende de olsa, madem bende olmayacak sende de olmasın bari diyenler.
(*) sende var bende yok madem, sendeki dursun bari diyenler.
hased olan kişi, her daim kafası kötülükle meşgul olan kişi ve hiç bir zaman da huzurlu olmayan, olmayacak olan kişi, huzurda vermeyen ömür törpüsü gibi bir kişi.
haset en başta kişinin kendisine zarar verir. müslüman insan hasetten olabildiğince uzak durmalı, müslüman kardeşine karşı sevecen olmalıdır. zaten sevgi olduğu zaman kalpte allah'a ve masivaya, gerisi gelecektir.
kıskançlığın makro düzeyidir.
"bende yok onda da olmasın" demenin duyuşsal boyutudur.
özünde allah'ın verdiklerine (*) razı olmamaktır. halbuki "kul olmak hallere razı olmaktır."