içinde bulundugum(uz) durumu pek vurucu ifade eden fuzuli'nin dizesinde geçen bir serzeniştir.
"dert çok hemdert yok düşman kavi,talih zebun'dur" tam ifadesiyle...
derttas butonunu tıkladığınız vakit sözlüğün yüzünüze vurduğudur..
aslında entrylerini takip ettiğin kimse yok demek istemektedir sözlük burda.. aslında bilmemektedir ki ben birilerini zaten takip ediyorum..
kurtulmaksa çok kolaydır.. tek yapılması gereken birinin ya da birilerinin entrylerni takip ettiğinizi sözlüğe söylemek..
aslında entrylerini takip ettiğin kimse yok demek istemektedir sözlük burda.. aslında bilmemektedir ki ben birilerini zaten takip ediyorum..
kurtulmaksa çok kolaydır.. tek yapılması gereken birinin ya da birilerinin entrylerni takip ettiğinizi sözlüğe söylemek..
farkında olduğumuz bir durum bildirisi.
belki araya karşı cins karışır diye arkadaş eklemememden kaynaklanan sözlük tepkisi.
(bkz:hiç dostunuz yok)
nasılsın? diye soran sadece sözlüğün kendisi olup hiç kimsenin halini hatırını soramama nedenidir.
dertlerimiz çok görünür hep gözümüz de.. koskocaman,sınırsız,bakî sanılır... belki çoğumuzun dertleri aynıdır,aynı yangındayızdır,aynı kuyuda,aynı çaresizlikte,aynı yalnızlıkta, aynı yollarda....
dert sadece bizde var sanırız... ateş yalnız bize düştü... bizim dersimizden sadece bizde var sanırız;yanılırız...
dertler aynıdır,yollar aynıdır da yollar da ,dertlerde yalnız kalmışızdır.... kalabalık dertlerde,kalabalık dertliler arasında kendimizi,kendi derdimizi düşünmekten,onunla boğuşmaktan aynı yolun,aynı kederin yolcularını göremeyiz,bakamayız bile... sanki mahşerdeyiz,sadece çıplaklığımızı farkedemeyiz,eksiklerimizi bilemeyiz... o yüzden ne kendi derdimize merhem oluruz,ne diğer derttaşlarımıza... biz kendimizden vazgeçmedikçe hemdert bulamayacağız..hemdert olamayacağız..yar olmadıkça hep bar olacağız... haydi firasete bürünüp onları simalarından tanıyalım... hiç olmazsa dert dinlerken dinlenelim.. dualarımıza dertlileri ekliyelim efendim.... yoksa hep dert çok hemdert yok olacak.... vesselam..
dert sadece bizde var sanırız... ateş yalnız bize düştü... bizim dersimizden sadece bizde var sanırız;yanılırız...
dertler aynıdır,yollar aynıdır da yollar da ,dertlerde yalnız kalmışızdır.... kalabalık dertlerde,kalabalık dertliler arasında kendimizi,kendi derdimizi düşünmekten,onunla boğuşmaktan aynı yolun,aynı kederin yolcularını göremeyiz,bakamayız bile... sanki mahşerdeyiz,sadece çıplaklığımızı farkedemeyiz,eksiklerimizi bilemeyiz... o yüzden ne kendi derdimize merhem oluruz,ne diğer derttaşlarımıza... biz kendimizden vazgeçmedikçe hemdert bulamayacağız..hemdert olamayacağız..yar olmadıkça hep bar olacağız... haydi firasete bürünüp onları simalarından tanıyalım... hiç olmazsa dert dinlerken dinlenelim.. dualarımıza dertlileri ekliyelim efendim.... yoksa hep dert çok hemdert yok olacak.... vesselam..
nazım hikmet'in kerem gibi şiirinden bir dize
''«deeeert
çok,
hem dert
yok»
yüreklerin
kulakları
sağır...
hava kurşun gibi ağır...''
''«deeeert
çok,
hem dert
yok»
yüreklerin
kulakları
sağır...
hava kurşun gibi ağır...''
derdi de hemderdi de dermanı da bir olanlar için doğru olmayan olmayan durumdur.