bir zamanlar mühendislik fakültesinde okuduğu için diferansiyel denklem hesaplamaları ile meşgul iken, yolu sokak çocukları-cezaevi-yetim çocuklara çevrildiğinde, aslında hesapladığı şeylerin sadece kalbinin üzerinde biriken o tuhaf saydam maddenin her geçen gün ne kadar büyüyüp de gözlerini kör etmiş olduğunu anlayan kişi... biraz da nev-i şahsına münhasır...
benim de ilk tanıştığım gönüllügillerden. :) her daim sakinliğini muhafaza eder. boş konuşmalardan, boş düşüncelerden uzaktır dimağı. sevdiğimiz insandır vesselam.
ayrıca, necip fazıl'ın şu sözüne örnek gösterilecek bir genç:
(vurgula: 'kim var ?' diye seslenilince, sağına ve soluna bakmadan fert fert 'ben varım !') cevabını verici, mübarek bir şahsiyet.