bahçeşehir üniversitenin kütüphanesinin klimasının altında soğuk terler akıta akıta hayretler içinde ders çalışırken, bir yandan an be an merak etmekten uzak kalamadığım maçtır. üsküdar'a dönünce esnaftan öğrendim ki, ispanya yenilmiş. hiç şaşırmadım değil, ama sevinmedim de değil. bu kupayı ispanya'nın, ispanya futbolunun kazanmasını istemiyorum. italyan futbolunun da tabii ki kazanmasını hiç istemiyorum. katalanların futboldaki büyüklüğü ve saygımız bir yana, hareket istiyoruz arkadaşlar. ağır akan, pas oyunu veya onun daha soğuk versiyonu olan ağır defansif futbol zevk vermiyor. yunanistan'ı bile kupa sahibi yapabiliyor, ama zevk vermiyor. dikine giden, hızlı paslarla akan, biraz daha ofansif futbol seyretmek istiyoruz. arjantin, hollanda, ingiltere, portekiz dörtlüsünden kalbimiz arjantin'den yana; fakat portekiz veya hollanda'yı da severek izliyoruz. ikinci maçlarda artması muhtemel tempoyu arzuluyoruz.
ilk grup maçlarının sonuncusudur.turnuvada beklenmedik ilk sonuca 1-0 la isviçre imza atmıştır.akılda kalan pozisyonlar ; alonso nun direkten dönen sert şutu ve 74. dk eren in 3 kişiyi çalımlayıp topu direkle buluşturduğu andır.bu sonuçla ispanyanın grubu 2. tamamlayıp ölüm grubundan brezilyayla eşleşmesi muhtemeldir.ama lider bitirse de zaten ölüm grubu bu.portekiz -fildişi sahilleri muhtemel rakipler.kısacası ispanyanın işi zor.(*)