akıncı türküsü – dertli sözlük
mehmet fuat köprülü'nün şiirinin eşref ziya tarafından yorumlandığı, bestecisinin de sanırım abdülbaki kömür olduğu duygulu bir ezgimiz. dinler dinler ağlarım. buyurunuz:

tuna boylarında sıra selviler
tanyeli estikçe sessiz ağlarmış
gül bahçelerinde baykuşlar öter
şu viranelikler eski bağlarmış

kırık minareden duyulmaz ezan
hep ocaklar sönmüş devrilmiş kazan
bir inilti duydum sandım bir ezan
sesime ses veren karlı dağlarmış

söğüt dallarında hasta serçeler
eski akın destanını heceler
tuna ağlıyormuş bazı geceler
göğsünde kefensiz şehitler varmış

kırık minareden duyulmaz ezan
hep ocaklar sönmüş devrilmiş kazan
bir inilti duydum sandım bir ezan
sesime ses veren karlı dağlarmış

haydi eski ozan al sazı ele
düşmanlar içine düşsün velvele
de ki: hor bakmayın bu durgun sele
o yetmiş bir kavme akın çıkarmış

bozulan bağların üzümü acı
asi köle kesmiş eski haracı
yine yedi kral giymişler tacı
şahin yuvasını kargalar sarmış

(bkz:marmara müzik)
babamin kasetlerinden dinledigim favorilerimdendi. cok uzun seneler olmus, eskimeyen ezgiler'de buldum simdi, dinliyorum, yirmi bes otuz sene oncenin oturma odasina, sunger yer miderine, samsung (samsun'da uretilgini sandigim teyp) basina isinlandim. demir parmaklikli pencereden asma yapraklarini goruyor gibiyim.
ayni teypten, erdogan'in pinarbasi'ndaki siir kasetini de dinlerdik, asirlar gecmis gibi uzerinden.