allah’ın en sevdiği ve en sevmediği yerler hadisi – dertli sözlük
"allah teâlâ’ın en fazla sevdiği yerlerin mescidler olmasının sebebi, bu mübarek yerlerin sırf o’nun rızâsını kazanmak için samimiyetle yapılan binalar olmasıdır. bu tertemiz mekânlar müslümanların yine ihlâsla, samimi duygularla ibadet etmelerine, kâinatın rabbine kulluklarını arzetmelerine vesile olduğu için son derece değerli yerlerdir. cenâb-ı hakk’ın mescidleri sevmesi demek, bu mübarek yerlerde kendisine ibadet niyetiyle bulunan kullarına hayır dilemesi, onların dünya ve âhiret bahtiyarlığını arzu buyurması demektir.

çarşı-pazarların cenâb-ı hakk’ın beğenmediği yerler olmasının en önemli sebebi, oraların birtakım insanlara hep dünyayı hatırlatması, dünyayı ön plana çıkarması ve adeta allah’ı, âhireti unutturmasıdır. dünyanın simgesi olan bu mekânlarda insanların, çıkarları uğrunda her türlü yalanı rahatlıkla söylemesi, allah’tan korkmadan birbirlerini aldatmaya çalışmasıdır. i̇şte bu sebeple resûl-i ekrem efendimiz çarşı-pazarı savaş meydanına benzetmiştir. çünkü buradaki insanların çoğunun hedefi, her ne pahasına olursa olsun dünyalık kazanmaktır. dünyalık uğrunda her türlü ahlâksızlığı mübah gören bu kimselerin, keselerini doldurma uğrunda yapmayacakları şey yoktur.

i̇nsanların bu mekânlarda mânevî değerleri bir yana atmalarının, dünyalık kazanmak için ahlâk dışı her davranışı rahatlıkla yapmalarının sebebi şeytandır, şeytanın tahrikleridir, onları bu yola sevketmesidir. peygamber aleyhisselâm çarşı-pazarı kinayeli ifadelerle şeytanın savaş alanı, bayrağını diktiği yer, yumurtladığı ve yavru çıkardığı mahal olarak göstermekle işte onun bu iğvâsına, baştan çıkarmasına, diğer bir ifadeyle başarısına işaret etmiştir.

şeytan ve yardımcıları binbir hile ve tuzaklarıyla çarşı ve pazarlarda insanı baştan çıkardıkları için allah teâlâ bu mekânları sevmez. i̇şte bu sebeple resûl-i ekrem efendimiz saflığı, temizliği, kimsesizliği ve hele i̇slâm uğrunda çektiği çileler sebebiyle kendisini sevip takdir ettiği sahâbîsi selmân-ı fârisî’ye, elinden geliyorsa, şeytanların kol gezdiği bu sakıncalı bölgeye kendisini ilk atan ve adeta orada bulunmaktan hoşlanıyormuş gibi davranarak oradan en son çıkan sen olma, diye tavsiye buyurmuştur. çarşı-pazara helâl rızık kazanmak, elde edeceği kazancı allah yolunda harcamak için gelen kimseler için hadisimizde herhangi bir yasaklama söz konusu değildir. şeytan ve avaneleri böyle iyi niyetli kişilere hiçbir zarar veremez. bununla beraber iyi niyetli müslüman tüccar çarşı-pazarda şeytanların varlığını unutmamalı, onların tuzağına düşmemeye dikkat etmeli, kendisini aldatmalarına hiçbir şekilde fırsat vermemeli, bunun için de bedeni çarşı-pazarda, ama gönlü camide olmalıdır."