aşk – dertli sözlük
'ne yenir , ne yutulur...bir demir leblebidir , çiğneyene ____ olsun.'
boşluğu dolduran kelime.
sevginin yoğunlaşmış halidir. kişinin sevgilisinin etrafında dönüp durmasının ne kadar küçük düşürücü olduğunu anlaması ve haysiyetinin zedelenmesi ile başlar. (aşkın halleri)
ã‡ok sevmenin kısaltmasıdır aşk... ama günümüzde çeşitli araçlarla (*)(*)(*)abartılan hatta sömürülen farklı empoze edilmeye çalışılan duygudur. sanki hayatın anlamıymış gibi gösterilir aşka giden her yol mübahtır(!) düşüncesi temel alınır.. günümüzde her dizide aşk konusu işlenir ve dizinin başında birbirleri olmadan yaşayamayacağını söyleyen taraflardan biri diziden belli nedenler yüzünden ayrılınca yeni birisini bulması en fazla iki bölüm sürer yani kendi içinde de çelişir bu yapımlar.amaçları gençleri etkilemek oyalamaktır aslında. ama başaramıyorlar mı? başarıyorlar....

aslında aşk yok yaşadıklarımızın adı aşırı hayranlık ya da birlikteliğin getirdiği uyum derdim ama zaman zaman olabileceğine ihtimal veriyorum aşkın.

ayrıca istisnaları olsa da güzele iyiye falan karşı koymaz. kızlar yakışıklı erkeklere aşık olur erkekler de güzel kızlara. ya da karakteri iyi olanlara neyse işte.
--iktibas--

aşk, yerine göre yol olur yürünür, yerine göre iman olur uyulur. bazen ateş olup yakar, bazen deniz olup boğar. sultan olur ülke yönetir, şarap olur sarhoş eder. at olup koşar, kuş olup uçar. hazine olur viran gönüllerde saklanır, kimya olur hakir topraklan altına dönüştürür. sır olur saklanır, gonca olur açılır. gül bahçesi olur kokusuyla ã¢şıkları mest eder, güneş olur ã¢şıklarının ümit meyvelerini olgunlaştırır.

aşk olunca gönüller birleşir, aşk olunca kıyamet koparcasma hareketlilik olur. aşk olunca şimşekler çakar, rahmetler yağar. ã‚lemler kıyama kalkarsa aşktandır. hastaların şifa bulması aşktandır. aşk ile döner gökler, aşk ile durur kã¢inat.

aşk, mecnun'dan leyla'ya bir feryat, mansur'dan dara bir sır, gözden kalbe bir yoldur.

--iktibas--
--iktibas--

andolsun bütün örtülere, andolsun bütün örtünenlere ki,
kar altında terleyerek uyanmaktır aşk.

yanmış iki cesedin kına gibi külleri arasından
fışkın sürerce dirilip yeniden yanmaktır aşk.

cümle ağaç kapıları, cümle demir kapıları aşıp,
bir gönül kapısına dayanmaktır aşk.

sevgilinin otağını gökkusağına boyayıp gece-gündüz,
hüznün safran sarısıyla boyanmaktır aşk.

yaratmaktır ya da sevgilinin toprağından yaratılmak,
her nefes alıp verişte yanmaktır aşk.

ismaili bir gönülle teslim olmaktır bıçağa,
birini kandırmak değil, bilerek kanmaktır aşk.

diline arılar konar, koynunda karıncalar gezer,
sevgilinin ölçeğiyle her zaman sınanmaktır aşk.

israfil'in sã»r'unu ruhunda duymaktır aşk,
suyu suyla yumak gibi aşka inanmaktır aşk.
bahattin karakoç

--iktibas--