posta kutusundaki mızıka – dertli sözlük
"sevgili dost, beraber karları süpürmeye ne dersin? ne dersin süpürdüğümüz karlardan, kardan adam yapmaya..."
ben de tam 'posta kutusu' diye başlık açacaktım mesela.
posta kutusundaki mızıka herhangi bir sayfası açılıp okunabilecek en sevdiğim kitaplardandır..
ali ural da harika bir yazar.
sevgili dost;
kulaklar işgal altında. bu yüzden kelimeler yerlere dökülüyorlar. ağızların kapıları kırık. bu yüzden kelimeler ayağa düşüyorlar. bu söz yığınlarını kim kaldıracak. hiç kimse. ama azarlanacak, sokaktan, "bak ne buldum"diye kelime taşıyan çocuklar evlerine. "at o pis şeyi" denilecek onlara. çocuklarsa yıkayıp bazı kelimeleri saklayacaklar yastık altlarında..

a.ali ural
sevgili dost,her defasında bu iki kelimeyle başlıyorum mektubuma. çünkü bu iki kelimeden her biri, gücünü diğerinden alıyor. sevgili olunmadan dost, dost olunmadan sevgili olunmuyor.
"posta kutusundaki mızıka, unutulan mektupların kefaretidir" diyor yazar. yıllar önce okumuştum, ancak şimdi bile rastgele açtığımda altını çizdiğim herhangi bir satır bana hala çok şey ifade ediyor."sevgili dost, sevgi nedir? nedir seni uykularından vazgeçirecek şeyler"