öğleden sonra güneşin tepeye dikilmesiyle, oturduğunuz masanın sıcaklık ve ışık akını altında kalmasına neden olan açıdır. bazen birkaç santimle bazen geniş bir pencere büyüklüğünde bir zeminden faydalanarak sırtınızdan başlayıp gövdenizi kuşatacak kadar genişlikte bir ovalliğe ulaşır bu ısı-ışık şovu. masanız sabitse, güneşe ve o geniş geniş cama dönük sırtınızla sinirlerinizi toparlayıp işinize yoğunlaşmaya çalışırsınız.
kambur oturan kişi için daha büyük bir problem olabilir.zira güneşin geliş açısı kambur sırttaki eğim nedeniyle bakı etkisi yapar.
60 dereceden büyükse çok pis yakar. yerinizi değiştirirsiniz usul usul yine gelir. bir ara önüne bulut geçer şükredersiniz, ama bu sevinciniz kursağınızda kalır. tam gelmemeye başlar ki o zaman mesai biter.
güneşin göze de denk gelme ihtimali hesap edilirse sırta vurmasına şükür edilebilir.
(bkz:kanser gösterip vereme razı etmek)
(bkz:kanser gösterip vereme razı etmek)
tavanı cam yapılan derslik, derslerin öğle vakitlerine denk gelmesi gibi durumlarda; okulda güneşin tepeden başa vurması, güneş çarpması olaylarına sebebiyet veren açıdan daha çekilesi olsa gerek. kullanıştan ziyade görsellik kasan mimarları falan takdir ediyorum bu vesileyle.
allah yardımcısı olsun diyeceğimiz kişidir. işi zordur.
