evlenme teklifi – dertli sözlük
osmanlı zamanında bir beyefendi bir hanımefendinin karşısına geçer der ki;

''-ey dilberi rana! ey tesadüf-ü müstesna! o mahrem suratınızı görünce size lahza-i kalpten sarsıldım... niyetim acizane-i taciz etmek değildir...bilakis efkar-i umumiyede ufak bir aile bacası tüttürmektir.. sözlerim sizi temin ve tatmin edecekse şayet,zevc-i izdivacınıza talibim!..''

hanımefendi de cevaben der ki;

''-o mahrem suratınıza bir sille-i osmaniye nakşedersem sekte-i kalpten terk-i hayat edersiniz...''
lafı dolandırmaya ne hacet? soru şu: evlenek mi? müsbet, ya da menfi bir cevap gelir her halde.
erkeğin en zor kadının da en unutmayacağı anlarından biridir. artık bayanlar çıtayı o kadar yüksek hale getirdi ki erkeklerin vay haline ki ne vay. paraşütte teklif mi dersin buz mağarasında düğün mü? allah yar ve yardımcıları olsun.oysa ne hacet uzatmaya.(bkz:tak şu yüzüğü yarın gel başla) :) al bak bu kadar kısa. :) :)
flört etme muhabbetinden ziyade zaten ilk başından evlilik niyetiyle görüşmeye başlayan çiftler için pek gerekli değildir anladığımız cinste evlilik teklifi.(*) eğer görüşme işi bir defadan fazla yapılmışsa zaten evlenmeyi teklif ediyormuşsunuz gibi bir şey anlaşılabilir. bu gibi durumlarda teklif, "biz ne zaman evleniyoruz ya?" şeklinde tarih belirlemeye yönelik bir soru cümlesi şeklinde teklifimsi olarak resmiyet kazanabiliyor. genellikle holivud filmlerinde gördüğümüz versiyonları da işin romantik tarafıdır. fakat romantizm başka şekilde de yaşanır. bu konuda abartı sürprizler bekleyip işi zora sokmak romantizm kategorisine girmez.
kızı babasından istedikten sonra gerçekleştirilmesi gereken eylemdir. işi garantiye almadan yapmak kötü sonuçlar doğurabilir :)