kendini denize bırakmış bir geminin suyla beraber akıp gidişiyle sembolize edilebilir. hem gemisindir hem hızlı, yaprak demiyorum gemi diyorum. yelkenine rüzgar bulmaktir teslim olmak.
“teslimiyet kaderin bela oklarından korur” demişti bir büyüğüm
bilge kral'ın dediği gibi "ey teslimiyet senin adın i̇slam'dır".
(bkz:peki abi)
tam olarak inananlara has bir davranıştır.
bir insan allah'a teslim olmuş, başka şeylere teslim olmuşsa, yine de teslimiyet ehli sayılır.
amaç bu oranı 0 seviyesine çıkarmaktır.
tehlike limiti ya da 'den daha az allah'a teslim olmakla başlıyor.
teslimiyetin ne olduğunu anlamadan teslim olmak zor. bu yüzden tasavvuf kitaplarında bahsedilen teslimiyetten ziyade, ilk başta en makul orandaki teslimiyeti anlamaya çalışalım derim. yoksa çoğu zaman o kitaplardaki teslimiyet örmeklerini uygulamaya kalkarken kafa göz yarabiliyoruz.
bu işlerin kademe kademe olmasında fayda var..
amaç bu oranı 0 seviyesine çıkarmaktır.
tehlike limiti ya da 'den daha az allah'a teslim olmakla başlıyor.
teslimiyetin ne olduğunu anlamadan teslim olmak zor. bu yüzden tasavvuf kitaplarında bahsedilen teslimiyetten ziyade, ilk başta en makul orandaki teslimiyeti anlamaya çalışalım derim. yoksa çoğu zaman o kitaplardaki teslimiyet örmeklerini uygulamaya kalkarken kafa göz yarabiliyoruz.
bu işlerin kademe kademe olmasında fayda var..
kayıtsız, şartsız..
zordur teslim olmak, bunun içindir ki kadim geleneğimizde yeri ayrıdır "ah teslimiyyet" yazısının.
