küreselleşen dünyada kul hakkının boyutu – dertli sözlük
gıybet; bir kişinin arkasından yine o kişinin duyduğunda hoşlanmayacağı sözleri söylemen. bu söylediğin gerçekse gıybet, değilse iftira oluyor. küreselleşme ile bu hareket artık daha ulaşılabilir. gördüğün sabri videosu'na hemencik o anda yaptığın yorum, tv'de seçim konuşması yapan parti liderine ani reaksiyonla sallamalar (sanki yüzüne söylüyoruz da.. ), izlediğin galatasaray-fenerbahçe maçında hakem ve bilimum oyucu tayfasına rahmet okuman..hepsi sayemizde artı hanelerini dolduruyorken, biz ise sermayeyi yemeye devam etmekteyiz. üniversitede okuyanımız hocasına sallarken bilmez ki yaptığının ucu kendine dokunacak ve hocasına bu noktada hiç bir zarar dokunmayacak. ve yine bilmelidir ki her koyun kendi bacağından asılacak. küreselleşme ile tv de gördüğümüz abd başkanına küfür edebiliyor, facebook da ne meret bişey, sahibinin ben diye başlayan konuşmlarımız oluyor, farkında olmadan gayrimüslimlerin dahi hakkına geçebiliyoruz. gıybet kötü birşey, kimse kardeş eti yemek istemez diyor efendimiz. sonucu da maalesef kul hakkı. bunu da allah (c.c) üstlenmeyeceğini söylüyor. müzik dinlerken kul hakkına giriyor (bkz:helal müzik), film izlerken kul hakkına giriyor (bkz:dijiturk webtv), kitapları dahi artık arkasına sığındığımız maddiyattan dolayı korsanını alıyoruz. biz bu kadar ucuz değiliz, sermayemis ise bu kadar değersiz değil.
bana öyle geliyor ki vardığımız yerde dünya halkları olarak herkes birbiri üzerinde hak iddia edecek.çünkü dünya hiç bu kadar küresel olmamıştı ve bir abdlinin verdiği oy dünyanın kaderini hiç bu kadar etkilememişti.aynı şey bütün insanlık için de geçerli. müslümanlar israil'in varlığını bu boyutlara getirenler üzerinde hak iddia edecek ama bir de müslümanlar üzerinde hakkı olduğunu iddia edecek gayrimüslimler olacak muhakkak.haklı veya haksız bunu o zaman göreceğiz.
netten mp3ünü indirdiğiniz avril lavigne yakanıza yapışabilir.(*)