savaş – dertli sözlük
i̇lahi kanunlardan. i̇nsanlar "dünyada savaş olmasın, her yerde çiçekler açsın" dediklerinde küfrani bir şey söylemiş olurlar.
savaş arkasında büyük bir enkaz bırakıyor. ayakta sağlam bina kalmıyor, tüm yeraltı su şebekesi çöküyor, bombalıyor. sular zaten kesiliyor. olan suyun içine de kanalizasyon karışıyor. salgın hastalıklar artıyor. düşmanlar tarafından aşağılayıcı muamelelere maruz kalıyor. ev olmadığı için çadırda kalıyorsun çadırda yaşamak demek sırtını bir yere yaslayamamak demek. artı her her yağmurda su giriyor. rüzgarda uçacak gibi oluyorsun, tabi soğukta donuyorsun. açlık ve susuzluk, salgın hastalık, soğuk, bombalar ve ölüm. sakat kalma . belki de o çocuğun dediği gibi ölüm en iyisi.
gazze'yi unutmazken çevremizde yani ortadoğu'da yaşanan katliamların tarihini dinledim bugün yukarıdakiler sadece kısacık bir kısmıydı ama ortadoğu'da irak'ta, afganistan'da, suriye de yani hemen hemen tüm coğrafyada soykırım yıkım ve savaş planlı bir zulüm sürekli devam ediyor.
efendimizin (*) tanıştığı zaman bir müslüman yetişkin ve ya çocuğun ismi olduğunu öğrendiğinde değiştirdiği bir ad.
ülkelerin ve o ülkede olan yöneticilerin bakış açıları ve aç gözlülükleri değişmediği takdirde asla bitmeyecek bir durum.
insanın doğal durumu. binlerce yıldır paylaşamadığımız bu dünya. herkes göçtü gitti de akıllanan olmadı.