istanbul – dertli sözlük
--- iktibas ---

"yer ile yeksan, ıslak saçlı, kem gözlü
kavim göçlerinden bu yana ağlayan
ve durmadan cep kanyağı yakıcılığında
ezgiler çalan, çaldırtan, yakalatan
adı bende gizli bir kadındır.i̇stanbul."

(bedirhan gökçe ile üçüncü sayfa programında tanıştığım yılmaz erdoğan şiiri)

--- iktibas ---
yavuz bülent bakiler hocanın i̇stanbul ve üsküdar türküsü adlı bu iki şiiriyle kendimi bulduğum.bir şehirden çok daha fazlası.

--- iktibas ---

can evimden baktım sana i̇stanbul!

rüzgârların anamın duası kadar serin.

beyaz şamdanlar gibi yükseliyordu

i̇nce kalem kalem minarelerin.

bir sabah vapurla alıp getirdi beni

güneşteydi rengi karın.

şadırvan şadırvan aktı içime

masal güzelliği suların.

kiraz dallarına benzer incecik, narin

bir kız vapurda gelip yanıma durdu.

saçlarından, gözlerinden, dudaklarından

i̇stanbul esiyordu.

can evimden baktım sana i̇stanbul!

demli çaylar gibiydi uzaklardan emirgân.

türkülerde yağmur yağmur üsküdar

dualarda sımsıcak eyüp sultan.

renkli resimler gibi işlenmiş, ince

çeşmelerin vardı senin.

durdum gölgesinde şair gönlümce

öptüm taşını çeşmenin...

bir sıcak selâmla gelir uzaktan

vapurlar, mavnalar, tramvaylar.

ve eski bir türküyle alır gider gönlümü

sultan duruşlu yalılar, padişah bakışlı saraylar.

bayezid camii'nde namaz kıldım

safların ardında garipsi, mahzun.

sen bin yaşa sımsıcak dualarda

ey destan şehri yurdumuzun.

yavuz bülent baki̇ler


--- iktibas ---

alttaki ve üstteki şiir bir arada bedirhan gökçenin ağzından,

(http://www.youtube.com/watch?v=g747edidi4e)

--- iktibas ---

i̇stanbul'da üsküdar'lı bir kız var

bir tramvay durağında evleri

sarı kanaryalar, ak kanaryalar

öter balkonunda geceleri...



bulutsuz rüzgârlar gibi her sabah

bir masal âleminden çıkıp gelirdi.

ne adını düşünürdüm bir deniz kıyısında

ne adımı bilirdi.



bir gün bulutlar geldi habersiz

sonra incecikten yağdı üstüme

büyüdü içimde zamanla yeri.

i̇ki mısra gibi aldı gönlümü

bir gül yaprağından güzel elleri



bendim artık gölge gölge sokaklardaki

öylesine mahzun, kaygılı, ürkek.

bendim her mevsim boyu sımsıcak

sevdalar içinde vuran tek yürek



bir gün baktım penceresi perdesiz

yok odalarda çın çın şarkı söyleyen sesi.

yok balkonda artık ak kanaryanın,

sarı kanaryanın kafesi.



benden sorun üsküdar'ın şimdi her gece

sokakları kaç adım.

bir gece yarısı düştüm yollara

her köşe başında ağladım.

--- iktibas ---

(bkz:harman)'dan
1.şiir;türkiyem anayurdum sebebim çârem,
2.şiir;gönül ey vay gönül vay gönül ey vay gönül!
edebiyat malzemesi olan güzelim şehir.

şiir'de hakkını verenler elbette vardır ama amatörler de bir şeyler karalıyorlar hani, istanbul olasım gelmiyor.
üstelik sosyal medyada istanbul güzellemeleri yazıp sosyal hayatta trafiğinden kalabalığından gürültüsünden şikayet edenler var, istanbul olup onları yazdıklarıyla boğasım geliyor.

daha sonra gerekli görülen açıklama: burda söz konusu isyanın meali şudur: madem istanbul'u seviyorsun çilesine katlan, şikayet etme.
sana dün bir tepeden baktım aziz i̇stanbul!
görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
ömrüm oldukça gönül tahtına keyfince kurul!
sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.

nice revnaklı şehirler görünür dünyada,
lakin efsunlu güzellikleri sensin yaratan.
yaşamıştır derim en hoş ve uzun rüyada
sende çok yıl yaşayan, sende ölen, sende yatan. yazar : yahya kemal beyatli


sen özlemdin benim için istanbul. şimdi vuslatınla kavruldum. burdayım istanbul. maneviyatınla kuşat tüm yalnızları.
hiç sevemedim. üniversite tercihlerimde yer alamadı. ama üniye başladıktan sonraki ilk gidişimde pişmanlık içimi yaktı. ben istanbul'da okumalıydım arkadaş. 18 yıl gölle yan yana büyüdükten sonra ankara gibi bir yerde kalmak hiç kolay degil.
ayın konusunda ismi geçen tek şehir. ülkemizden ve dünyadan hiçbir şehir ayın konusunda kendine yer bulamaz iken istanbul bulmuş.
dertli sözlük bile istanbul şehir gayrısı taşra deyu.
bize de taşramızda mutlu olmak düşsün bari.
ambalajı gösterişli karışık çereze benzer. alamazsan hep merak edersin canın çeker. gider elini daldırısan ne gelirse bahtına, ya çok sever tadına doyamazsın ya da nefret eder atarsın.
i̇lk gidişimde harem girişinde allahım beni buradan mahrum etme diye dua ettiğim; 3 yıl içinde 15 defa gittiğim; içinde yaşamaktan korkup dışarıdan hayran kaldığım cennetten bir parça