istanbul – dertli sözlük
uzun zaman önce şehirliğine gölge düşmüştür ve şehirliği modernizm karşısında ağır bir yenilgi almak üzeredir. bu durumu geç de olsa görebilen bir kaç akıl sahibinin çabalarıyla en azından tarihi yarım adasını eski haline döndürmek için çaba harcansa da, "kentsel dönüşüm" hırsına ne kadar dayanabilirler merak konusu...
yer yer anlatılmaz ve de yaşanmaz bir hâl alsa da zorlu bir tefekkür yolculuğu sonunda varmak istediğiniz, olmak istediğiniz yerde olabileceğiniz şehir. o kadar büyük ki artık ''i̇stanbul kazan biz çay kaşığı'' ölçeğini kullanmak gerek sanırım.
giderken de ağlatmıştır, döneceğimi öğrendiğimde de. öyle ki, derde dert salıp derman oluverir. her bir sokağına bir kitap yazılabilir. adını taşıyan üniversitede okumak bile huzur verirken, şehrin içinde gurbet yaşatmasından, özlem çektirmesinden hep şikayet edilesidir. kaostur, karmaşadır, dünyanın özetidir. sahiplenirsiniz, sevgiliyi sahiplenir gibi. boğaz'ın mavisine atılmış her çöp, boğazınızda düğüm; sokaklarında işlenilen her cürüm, yüreğinize serilmiş kapkara bir örtüdür. tepelerinden haykırırsınız kendi başına da, sizin başınıza da ne işler açtığını.
gün içinde denizde, rayda, karada yolculuk etmeye-mecburi- olanak verir.
her bir vakti farklı, birbirinden güzel camilerde kılmak gibi hedefleri bu bünyeye cazip gösterir.
yazar ruhlu insanlara büyük ilhamdır vesselam, harf harf, hece hece, sözcük sözcük, cümle cümle.. köşe bucak, gece gündüz, sesli sessiz örülesidir. (*)