uzaktan aşk – dertli sözlük
amin maalouf’un kaleme aldığı libretto. 5 perdelik uzaktan aşk operasından. müzikal okumak ne kadar keyifli, tartışılır ama mini minnacık bir kitap olduğundan bayılmıyorsanız bile müzikal-tiyatro okumaya, bu kolayca akıyor. tabi böyle eserler çeviri olduğunda pek hoş olmuyor yine de.
seneler önce okumuştum, bugün tekrar ilk defa okumuş gibi okudum. çünkü pek kayda değer bir tarafı yok; hiç aklımda kalmamış.
konusu itibariyle uzaktan aşktan ziyade ideal aşk tasavvurunu oturtabileceği bir nesne bulmuş adamın aşka benzeyen hikayesi gibi geldi bana. “ona kavuşamamaktan korkuyorum ve ona kavuşmaktan korkuyorum” diyor. çünkü “uzaktan göğün ışığıdır güneş; ama yaklaşınca cehennem ateşidir!”.

-- spoiler --
eğer kafasında canlandırdığı kadar güzel olmasaydı aşık olduğunu düşündüğü kadın, aynı aşk sürer miydi karşılaştıklarında; emin değilim ben. özellikle erkek cinsi söz konusuyken. :)
-- spoiler --

kitabın başlarında rol dağılımı diye 2 sayfalık bir bölüm var; resmen özet geçmiş az sonra okuyacaklarınızı. okunacaksa orası okunmadan geçilmeli mutlaka.
yaşlanırken fotoğraf albümüne bir tane bile anı koyamamak. ama yine de her gün o albümü alıp karıştırmak.
belki de aşkların en imtihanlı olanıydı. sevginin, sakadatin, güvenin ve nefsin ne demek olduğunun sonuna kadar anlaşıldığı, öğrenildiği bir ilişki biçimiydi. yanyana olmaktansa hayallerde kavuştuğumuz uzaklığın sadece rakamdan ibaret olduğunu hissettiğimiz, isteyenin istediğinin yanında her şekilde olabileceğine inandığımız bir aşk çeşidiydi...
imkansız aşka kıyasla daha az can acıtır. en azından kavuşmaya dair umut vardır genelde, o umut da aşkı tatlı bir şekilde canlı tutar. öbür türlüsü saplantıya dönüşebilir mesela bir süre sonra; durduk yerde başına bela. gerek yok. kavuşup sonra uzaklaşılanı da şöyle bir şey: https://youtu.be/y4bjtepf6tc imkansız olanı içinse, (bkz:kırık kanatlar)